Translation of "Saludable" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Saludable" in a sentence and their turkish translations:

Estoy saludable.

Ben sağlıklıyım.

- Nadar es saludable.
- La natación es saludable.

Yüzmek sağlıklıdır.

- Ellos comen comida saludable.
- Ellas comen comida saludable.

- Onlar sağlıklı yemekler yerler.
- Sağlıklı yemek yerler.
- Sağlıklı yemek yiyorlar.

Estás completamente saludable.

Sen tamamen sağlıklısın.

¿Eso es saludable?

O sağlıklı mı?

Tomé un desayuno saludable.

Sağlıklı bir kahvaltı yaptım.

Su abuela luce saludable.

- Onun büyükannesi sağlıklı görünüyor.
- Anneannesi sağlıklı görünüyor.
- Babaannesi sağlıklı duruyor.

Es saludable y normal.

Bu sağlıklı ve normaldir.

Ser loco es saludable.

Deli olmak sağlıklıdır.

- ¿Estás saludable?
- ¿Estás sano?

Sağlıklı mısın?

Tom no estaba saludable.

Tom sağlıklı değildi.

Fumar es poco saludable.

Sigara içmek sağlıksız.

Yo era una niña saludable.

Ben sağlıklı bir çocuktum.

No es saludable para ti.

O sizin için sağlıklı değil.

Siempre como de forma saludable.

Her zaman sağlıklı yerim.

¿Es más caro comer saludable?

Sağlıklı yemek daha pahalı mıdır?

Estar escuálido es poco saludable.

Sıska olmak sağlıksızdır.

Te ves tan saludable como siempre.

Siz her zamanki kadar sağlıklı görünüyorsunuz.

Deberías estar comiendo comida más saludable.

Daha sağlıklı yiyecek yemen gerekiyor.

- Estoy saludable.
- Gozo de buena salud.

Sağlığım iyi.

La comida es fresca y saludable.

Gıda, taze ve sağlıklıdır.

Yo hago deporte para mantenerme saludable.

Ben sağlıklı kalmak için düzenli olarak spor yaparım.

Fumar no es un hábito saludable.

Sigara içmek sağlıklı bir alışkanlık değildir.

La zanahoria es un bocado saludable.

Havuç sağlıklı bir aperitiftir.

¿Es poco saludable comer carne roja?

Kırmızı et yemek sağlıksız mıdır?

Tom está tan saludable como siempre.

Tom her zamanki gibi sağlıklı.

Nada es menos saludable que estar enfermo.

Hiçbir şey hasta olmaktan daha sağlıksız değildir.

Yo me ejercito porque quiero seguir saludable.

Sağlıklı kalmak istediğim için egzersiz yapıyorum.

Tom tiene un estilo de vida saludable.

Tom'un sağlıklı yaşam tarzı var.

Ella le aconseja en cómo seguir saludable.

Ona nasıl sağlıklı kalınacağına dair nasihat ediyor.

Dejar el trago por un año es saludable.

Bir yıl boyunca içmekten vazgeçmek sağlıklıdır.

Tom se come un desayuno saludable cada mañana.

Tom her sabah sağlıklı bir kahvaltı yer.

Es más saludable la fruta que el chocolate.

Meyve çikolatadan daha sağlıklıdır.

Este niño tiene un cuerpo fuerte y saludable.

Bu oğlanın güçlü ve sağlıklı bir vücudu var.

Si el niño necesita comer, cocinale algo saludable.

Çocuğun yemek yemeye ihtiyacı varsa, ona sağlıklı bir şey pişirin.

Espero que lo que estés comiendo sea saludable.

Yediğin şeyin sağlıklı olduğunu umut ediyorum.

¿Comer yema de huevo es realmente poco saludable?

Yumurta sarısı yemek gerçekten o kadar sağlıksız mi?

Con una buena combinación, se logra una dieta saludable.

Bilirsin ki iyi bir karışımla çok sağlıklı bir diyetin olabilir.

Debes dejar de fumar, ya que no es saludable.

Sigara içmeyi bırakmalısın, sağlıksız olduğu için.

Ella es bastante bonita, pero se ve poco saludable.

O oldukça güzel ama sağlıksız görünüyor.

- Esta comida no es sana.
- Esta comida es poco saludable.

Bu yiyecek sağlıksız.

¿Comer pescado es tan saludable ahora como solía ser antes?

Balık yemek eskiden olduğu kadar şimdi sağlıklıklı mıdır?

Tom comía lo que muchas personas llaman una dieta saludable.

Tom birçok insanın sağlıklı bir diyet dediğini yedi.

Los conflictos entre los líderes dieron como resultado un seccionalismo poco saludable.

Liderler arasındaki çatışmalar sağlıksız bölgecilikle sonuçlandı.

La vida en el campo es más saludable que en la ciudad.

- Köy hayatı şehir hayatından daha sağlıklıdır.
- Kırsal yaşam kent yaşamından daha sağlıklıdır.

No tengan que tomar decisiones para tener una comida saludable sobre la mesa.

masaya sağlıklı bir yemek getirilmesi için karar vermenize gerek olmasın.

Pienso que es poco saludable comer más de 20 naranjas en un día.

Günde 20 portakaldan daha fazla yemenin sağlıksız olduğunu düşünüyorum.

- Tom no está tan saludable como solía estar.
- Tom no está tan sano como solía estar.

Tom eskisi kadar sağlıklı değil.

- Levantarse temprano por las mañanas es saludable.
- Es bueno para la salud levantarse temprano en la mañana.

- Sabah erken kalkmak sağlığın için faydalıdır.
- Sabah erken kalkmak sağlığınız için faydalıdır.

- Deberías dejar de fumar ya que es malo para la salud.
- Deberías dejar de fumar, porque no es saludable.

Sağlıksız olduğu için sigarayı bırakmalısın.

Los doctores pensaron que estaba muerto, pero hoy en día todavía está vivo y saludable, y tiene un trabajo y una familia.

Doktorlar onun öldüğünü düşünmüştü ama o bugün hâlâ hayatta ve sağlıklı ve bir işi ve bir ailesi var.

La resistencia es la capacidad de llevar a cabo una actividad física o mental durante un período de tiempo prolongado sin cansarse. Se puede aumentar la resistencia con el entrenamiento, el mantenimiento de un estilo de vida saludable y el consumo de una dieta sana y equilibrada.

Yaşama gücü yorulmadan zamanın geniş bir süreci için bir fiziksel veya zihinsel aktivite taşıma kapasitesidir. Sen sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürerek sağlıklı ve dengeli bir diyet tüketerek, eğitim tarafından yaşama gücünü artırabilirsin.