Translation of "Primogénito" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Primogénito" in a sentence and their turkish translations:

El primogénito heredó toda la propiedad.

En büyük oğlan bütün mülkiyetin varisi oldu.

La pareja llamó a su primogénito Mark.

Çift ilk çocuklarına Mark adını verdi.

El primogénito del rey es el heredero del trono.

Kralın en büyük oğlu tahtın varisidir.

Tom y Mary esperan tener su primogénito el próximo mes.

Tom ve Mary gelecek ay ilk çocuklarını bekliyorlar.