Examples of using "Podido" in a sentence and their turkish translations:
Bitti mi?
Düşüncelerini bilmek nasıl olurdu?
Onu göremedim.
Onu nasıl yapabildin?
Ben uyuyamadım.
Birçok kişiyi yendiğini bilirim.
Yardım edebildiğim için mutluyum.
Keşke öyle olabilseydi.
Keşke orada olabilseydin.
Keşke yapabildiğimden daha fazlası olsa.
Biraz uyuyabildin mi?
Üzgünüm sana daha erken yazamadım.
Sorunu çözebildiniz mi?
Ben elimden geleni yaptım.
Şu ana kadar onu kimse yapamadı.
Size yardım edebildiğim için memnun oldum.
Yapabileceğini yaptın.
Eğer yapabilseydim, yapardım.
Keşke İspanyolca konuşabilseydim.
Keşke Tom da gelebilseydi.
Gelememeniz çok üzücü.
Ben onun hakkında bir şey bulamadım.
Problemi henüz çözemedim.
Keşke daha çok Fransızca konuşabilseydim.
Keşke onunla gidebilseydim.
Son zamanlarda yeterince uyuyamadım.
Bizimle gelemediğin için üzgünüm.
Onun doğru olduğu konusunda onu ikna edemedim.
Geçen hafta size yardım edebildiğime memnun oldum.
O hasta olduğu için gelemedi.
Sabit diskime hâlâ format atamadım.
Bizimle gelemeyeceğine üzgünüm.
Gelebildiğine çok sevindim.
Beş yaşından beri okuyabiliyorum.
Tom henüz Mary ile irtibat kuramadı.
Böyle bir hatayı nasıl yapmış olabileceğimi anlamıyorum.
ancak 13 yıldır, görüş kaybından dolayı
Onun adresini bilseydim, onu ziyaret edebilirdim.
Eğer biraz daha erken gelseydin, onunla karşılaşabilirdin.
Yardımın olmadan, işi bitiremezdim.
Partiye gelebildiğine sevindim.
Eğer yapabilseydi, Mary onu kendisi yapacaktı.
Anahtar olmadan odaya giremezdi.
Bir haftadır okula gidemedim.
Üzgünüm, hasta olduğum için daha önce yazamadım.
Eğer senin desteğini almasaydım, işi zamanında bitiremezdim.
Fransızcayı daha iyi konuşabilseydim, o işi alırdım.
Yardımınız olmasaydı, ben başarılı olamazdım.
Tom üç haftadır okula gidemiyor.
inanılmaz bir e-ticaret ekonomisine sahip.
... düşmanın yerini tespit edip yolunu kesip kesemeyeceği de kesin değildi.
Eğer o, onun telefon numarasını bilseydi, onu arayabilirdi.
Yapabildiğim her şeyin, yüksekokul, hukuk fakültesi ve sağlık adalet işi dahil
Bir kazada yaralandığından beri, o artık yürüyemedi.
Hasta olduğunu bilseydim, seni hastanede ziyaret edebilirdim.
Keşke o, ölmeden önce babamla daha fazla zaman geçirebilseydim.
çünkü yaklaşık 80 yıllık ömrümde anladım ki
O, onunla uzun zaman birlikte yaşayabilecek tek adam.
Size yardım etmek için elimden gelenin en iyisini yaptım. Gerisi size kalmış.
Genellikle tenis oynadıktan sonra bir duş alırım, ama bugün alamadım.
Herkes onun çocukları için yapabildiği her şeyi yaptığını bilir.
Bu odaya girdiğim dakikadan beri gözlerimi senden ayıramadım.
Ben dün gece hiç uyuyamadım.
Nasıl bu kadar çok sorumsuz olabilirsin?
Sanırım senin yardımın olmasaydı biz planı uygulayamazdık.
Cıvatalar zamanında çıkarılabilse bile, kapak içeriye doğru açıldı ve böylece
Onun bu yıl üniversiteden mezun olamaması gülünecek bir şey değil.
Hatasıyla ilgili onu ikna edemedim.
Onun parası yoktu ve herhangi bir yiyeceği alamıyordu.
- Hala iş bulamadım.
- Şimdiye kadar bir iş bulamadım.
Sanırım bazı yabancı dil öğretmenlerinin bir yerli konuşucu ile çalışmadan üniversitelerden mezun olmaları bir ayıptır.
Yardımın olmasaydı işi tamamlayamazdım.