Examples of using "Pensó" in a sentence and their turkish translations:
Tom onun tamam olduğunu düşündü.
O, her şeyi düşündü.
Tom onun adil olmadığını düşündü.
Tom onun garip olduğunu düşündü.
Tom geç kalacağını söyledi.
Tom iyi bir plan düşündü.
Tom başka türlü düşündü.
Tom sadece Mary'yi düşünüyordu.
Tom onu düşünmüyordu.
O iyi bir plan düşündü.
Bunun ilginç ve eğlenceli olacağını düşündü.
Tom asla geleceği düşünmedi.
Tom'un ne düşündüğünü bilmiyorum.
Tom Mary'nin meşgul olduğunu düşündü.
O kendini ona sevdirebileceğini düşündü.
Tom Mary'nin ne söyleyeceğini düşündü.
Tom, Mary hakkında çok düşündü.
Tom çok şanslı olduğunu düşündü.
Tom onu herhangi birinin tanıyacağını düşünüyordu.
- Tom Mary'nin deli olduğunu düşündü.
- Tom, Mary'nin delirdiğini düşündü.
Onun bir kuş kafesi gibi olduğunu düşündü.
O, John'un onu sevdiğini düşünüyordu.
Tom Mary'nin John'la birlikte olduğunu düşündü.
Tom Mary'nin çok kaba olduğunu düşündü.
Tom Afrika'nın bir ülke olduğunu düşündü.
Mary Tom'u değişirebileceğini düşündü.
Tom bunun iyi bir çözüm olduğunu düşündü.
Tom Mary'nin onu görmeyeceğini düşündü.
Tom onun kötü bir fikir olduğunu düşündü.
Tom Mary'nin Fransızca konuşabileceğini düşündü.
Tom bunun iyi bir fikir olduğunu düşündü.
Tom Mary'nin gerçekten çok samimi olduğunu düşündü.
Tom onun her zaman olacağını düşünmüyordu.
Tom Mary'nin sonuncu olduğunu düşündü.
Tom kıyafetinle ilgili ne düşündü?
Kimse 100 yıl diskleri göndereceğimizi düşünmedi.
"Yılan yıldızları yemeğimi çalıyor." diye düşündü
Tom Mary'nin John'u seveceğini düşündü.
Tom Mary'nin söylediği hakkında düşündü.
Tom Mary'nin John'un nerede olduğunu bileceğini düşündü.
Tom Mary'nin ondan bir şey sakladığını düşündü.
Tom durumun gerçekten üzücü olduğunu düşündü.
Tom yelken sporuna gitmenin eğlenceli olacağını düşündü.
Tom evde hiç kimse olmadığını düşündü.
Tom senin fikirden hoşlanacağını düşünmedi.
Tom, Mary'ye güvenebileceğini düşünmüyordu.
Tom Mary'nin bunu yaparken gergin olduğunu düşündü.
O çok yorgun olduğumu düşündü.
Sonra yengeç "Her şey yolunda." diye düşünerek
Tom muskanın onu zarardan koruyacağını düşündü.
Tom muskanın kendisini cadılardan koruyacağını düşünüyordu.
Tom partiden zevk alacağını düşündü.
"Gerçekten yeni kıyafetlere ihtiyacım var", diye düşündü Dima.
Tom herkesi zekası ile alt ettiğini düşündü.
Tom istediği bütün zamana sahip olacağını düşündü.
Tom evde kimsenin olmadığını düşündü.
Tom o uzaktayken Mary hakkında hiç düşünmedi.
Tom Mary'nin yeterince uyumadığını düşündü.
Tom Mary'nin Boston'da yaşamak istemiyeceğini düşündü.
Herkesin sandığından daha küçük fotosentetik hücreler.
çünkü Yahudilerin öldürülüşünü izlemekten keyif alacağını sanıyordu.
Mary, Tom'un Latince okuyarak zamanını boşa harcadığını düşündü.
Tom muskanın onu kurt adamlardan koruyacağını düşündü.
Tom daha yüksek maaş alacağını düşünüyordu.
Mary, "işe yaramadı." diye düşündü ve John'u aramaya gitti.
Tom Mary'nin teklifinin mantıksız olduğunu düşündü.
Tom toplantının zaman israfı olduğunu düşündü.
Tom Mary'nin kara biberi nereden alacağını bildiğini düşündü.
Tom borsada çok para kazanma şansı olduğunu düşündü.
bir sonraki gün Wall Street Journal da öyle düşünmüştü.
Tom hazır olduğunu düşündü ama Mary ona onun hazır olmadığını söyledi.
Doktor, hastanın nabzının biraz hızlı olduğunu düşündü.
Tom, Mary'nin yalnız gitmesinin tehlikeli olabileceğini düşündü.
Tom Mary'nin ona verdiği saatin kötü olduğunu düşündü.
Halası olduğunu düşündüğü kadın bir yabancıydı.
Tom Mary'nin yazdığı şeyin mantıklı olmadığını düşündü.
Tom Mary'nin aslında üniversiteden mezun olacağını hiç düşünmemişti.
Tom o toplantıya gitmenin zaman kaybı olacağını düşünüyordu.
Tom Mary'nin John'u görmek için Boston'a gitmek istediğini düşündü.
Tom Mary'nin hazırladığı yemeğin oldukça iyi olduğunu düşündü.
Tom Mary'nin sürdüğü arabanın güvenli olmadığını düşündü.
- Tom Mary'nin muhtemelen hâlâ Boston'da bir yerde olduğunu düşündü.
- Tom, Mary'nin muhtemelen hala Boston'da bir yerlerde olduğunu sandı.
Tom Mary'nin John'un evine gitmesi ve ona yardım etmesi gerektiğini düşünüyordu.
Tom iyi bir iş yapmak için Mary'ye güvenebileceğini düşündü.
Tom, Mary'nin bir silahının olmasının iyi bir fikir olacağını düşündü.
Tom Mary'nin satın almak istediği evin biraz fazla küçük olduğunu düşündü.
Ragnar'ın 'Oğullarım bunu bilseler gelip beni kurtarırlar' dediğini düşündü.
Şimdi her takım, diğer takımın berbat olduğunu düşündüğü bir fikre sahip
Prens, genç kızın bir ejderha tarafından yenmiş olduğunu sanmıştı.
Tom o kamerayı aldı çünkü Mary onun onun alması gereken bir kamera olduğunu düşündü.
Tom hesabı ödemek için cüzdanında yeterli parası olduğunu düşünmüyordu.
Fikrimi söylediğim son kişi deli olduğumu düşündü.
Tom Mary'nin ona verdiği fırsattan yararlanmanın iyi bir fikir olduğunu düşündü.
Tom Mary'nin giydiğinin resmî bir parti için uygun olmadığını düşünüyordu.
Tom Mary'nin saatte otuz dolardan daha fazla kazanamayacağını düşündü.
Tom patronundan zam istemeyi düşünüyordu ama o tekrar düşündü.
Polisler kurbanın Tom olduğunu düşündü fakat cesedi tanıyamadılar.
Tom köşedeki küçük yerin yemek yemek için iyi bir yer olabileceğini düşündü.