Examples of using "Montaña" in a sentence and their turkish translations:
O dağa bakın.
demir dağı eriterek o dağın içerisinden
- Biz şu dağa tırmanmak istiyoruz.
- Şu dağa tırmanmak istiyoruz.
yaptığım en çarpıcı şeydi,
Ben dağa giderim.
Dik dağa tırmandık.
Dağdaydım.
Dağ yeşildir.
- O dağa tırmanmayı planlıyoruz.
- Bu dağa tırmanmayı planlıyoruz.
Dağa tırmanmaya çalıştım.
O tanınmış bir dağdır.
Bu dağa tırmanmak istiyorum.
Dağa tırmanmak istiyorum.
O, dağa tırmanmayı başardı.
Ne kadar da yüksek bir dağ!
O, bir dağa nasıl tırmanılacağını bilir.
yani siz bir dağın başına gidiyorsunuz
Tom lunapark hız trenine bindi.
Dağları denizlerden daha çok severim.
Dağlarda büyüdüm.
- Şu yüksek dağa bak.
- Bu yüksek dağa bak.
Dağda kar var.
O dağa tırmanmak tehlikelidir.
Dağın üstünde bulutlar gördük.
Dağın tepesine ulaştık.
Dağ sana gelmiyorsa sen dağa gideceksin.
Hayat inişli çıkışlı.
aslında biraz dağa tırmanmaya benziyor.
- Dağ kar ile kaplı.
- Dağ, kar ile kaplı.
Dağın yüksekliği nedir?
Dağ güzel bir görünüşe sahip.
Dağın üzerinde bir sürü maymun var.
Bu keçileri dağa götür.
Ben her zaman dağları sevdim.
Dağlara yürüyüşe gidelim.
O dağa tırmanması kolaydır.
Dün gece "Sihirli Dağlar"ı okumayı bitirdim.
Şu ana kadar hiç kimse o dağa tırmanmadı.
Teleferikle dağa çıktık.
- Kaymak için dağa gittik.
- Kayak yapmak için dağa gittik.
Orada büyük bir dağ görebiliriz.
Bu dağa tırmanmak zordur.
O dağ kar ile kaplıdır.
O dağın yüksekliği nedir?
Dağ karla kaplıydı.
Geçen yıl dağa tırmandık.
O, dağdan geri dönmedi.
- O dağa tırmanmak çok kolaydı.
- O dağa tırmanmak çok oyuncağıydı.
İlk kez dağ gördüm.
O dağ bulutların içindedir.
O, bir dağa nasıl tırmanılacağını bilir.
O pireyi deve yapar.
Dağı denizden daha çok severim.
Ya da şuradaki dağın üstünde gördüğüm
Dağ evine doğru gittik.
Betty üç kez dağa tırmandı.
Önümüzdeki hafta dağa gidiyoruz.
Oradaki dağa kaymaya gidebilirsin.
Dağın tepesini görebiliyorum.
Onun dağda büyük bir evi var.
Kışın o dağa tırmanmak aptalca olurdu.
Kocaman bir canavar dağdan aşağıya iniyor.
Bu dağa tırmandığın doğru mu?
Bu dağda tilkilerin yaşadığını biliyor muydun?
Biz dağın ortasına kadar tırmandık.
Benim dileğim bu dağı fethetmek.
Yazın dağlara gitmeyi tercih ederim.
Güneş dağ tarafından gizlenmişti.
İnsanlar da dağın ardında yaşıyor.
Dağın tepesine ulaşmayı başardım.
Dağın tepesi düz.
Onlar bir dağa tırmanamayacak kadar yorgundular.
Bu dağ bütün yıl karla kaplıdır.
Onun dağın tepesine ulaşacağını düşünüyor musunuz?
Kayalığın bu yüzü boyunca uzanıyor.
Güneş kendini bir dağın arkasına saklamıştı.
Dağın zirvesinde durduk.
Şehir dağın eteğindedir.
Kışın o dağa tırmanmak aptalca olurdu.
Uçak dağın üzerinde uçtu.
- Dünyanın en yüksek dağı hangisi?
- Dünyanın en yüksek dağı hangisidir?
Kötü bir havada dağa tırmanmak tehlikelidir.
Dağdaki bina bizim okulumuzdur.
Şimdi, dağ bulutlar tarafından gizlenmiştir.
Bu, manzarasıyla ünlü bir dağdır.
Dağın tepesini göremiyorduk.
O, dünyadaki en yüksek dağdır.
O dağ yaklaşık üç bin metre yüksekliğindedir.
Musa ilahi emirleri taşıyan dağdan indi.
Şehir bir dağın eteğinde yer almaktadır.