Translation of "Millonario" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Millonario" in a sentence and their turkish translations:

millonario cuña

çarıklı milyoner

- Yo querría ser millonario.
- Yo quisiera ser millonario.

Milyoner olmak isterim.

Tom es millonario.

Tom bir milyoner.

Desearía ser millonario.

Keşke bir milyoner olsam.

Yo seré millonario.

Ben bir milyoner olacağım.

Piensan que soy millonario.

Onlar bir milyoner olduğumu düşünüyor.

Tiene pinta de millonario.

- Milyoner gibi görünüyor.
- O, milyonere benziyor.

El millonario nació pobre.

Milyoner, fakir olarak doğdu.

Tom desearía ser millonario.

Tom bir milyoner olmayı diliyor.

Quiere casarse con un millonario.

O bir milyonerle evlenmek istiyor.

Vive como si fuera millonario.

Sanki bir milyonermiş gibi yaşıyor.

Dicen que él es millonario.

Onun bir milyoner olduğu söyleniyor.

De hecho, él es millonario.

Aslında, o bir milyoner.

Nació pobre, pero murió siendo millonario.

O fakir doğdu ama bir milyoner olarak öldü.

Él era millonario hace mucho tiempo.

O, çok uzun zaman önce bir milyonerdi.

Yo solía soñar con ser millonario.

Bir milyoner olmanın hayalini kurardım.

Mary se quiere casar con un millonario.

Mary bir milyonerle evlenmek ister.

Un CEO millonario seguramente no sabe nada del hombre promedio.

Milyoner bir CEO'nun sokaktaki adam için konuşması mümkün bile değil.

millonario idiota y salí del pueblo a la ciudad en su película

salak milyoner ve köyden indim şehire filminde

El millonario insistió en adquirir la obra maestra sin importar cuanto costara.

Maliyeti ne kadar olursa olsun, milyoner sanat eserini alma konusunda ısrar etti.

- Estaba casada con un millonario.
- Ella era casada con un hombre rico.

O, zengin bir adamla evliydi.

Todo el mundo que trabajó en ese proyecto se convirtió en millonario.

Bu projede çalışan herkes milyoner oldu.

El millonario tenía la intención de adquirir la obra maestra sin importar lo que costara.

Milyoner, maliyeti ne olursa olsun başyapıtı satın almaya niyetlendi.