Examples of using "Pinta" in a sentence and their turkish translations:
O, sıklıkla manzara resmi yapar.
- Milyoner gibi görünüyor.
- O, milyonere benziyor.
Hum! Çok lezzetli görünüyor!
Bu iyi görünmüyor?
Elmalar iyi görünüyor.
Tom harika görünüyor.
O, hasta gibi görünüyordu.
Bununla ilgili içimde kötü bir duygu var.
Durum iyi görünmüyor.
Lütfen kapıyı beyaza boya.
- Biz sık sık okuldan kaçarız.
- Sık sık okulu ekeriz.
Evimizi boyayın. Turuncu boya kullanın.
O, dudaklarını asla kırmızıya boyamaz.
Sanat öğretmeni gece resim yapar.
O iştah açıcı görünüyor.
Bu iyi görünüyor.
Bu iyi görünüyor.
Çubuğun bir ucunu kırmızıya diğer ucunu maviye boya.
- Bu iyiye işaret değil.
- Bu hayra alamet değil.
Bir kuş resmetmek için önce bir kuş yuvası ve açık bir kapı çiz.
Vay be, lezzetli görünüyor.
Yağmur yağacak gibi geliyor.
Tom çaresiz görünüyor mu?
Ağlayacakmış gibi görünüyorsun.
O uzun bir süre hastaymış gibi görünüyor.
Tom bir bankacıya benziyor.
Şeytan boyalı olduğu kadar siyah değil.
Ben işleri kendi tarzımla yaparım.
- Her an aşırı yağmur başlayacak gibi görünüyor. Şemsiye alsan iyi olur.
- Her an yağmaya başlayacak gibi. En iyisi şemsiye almak.
Ressam resimlerini tuvalin üzerine yapar, müzisyenlerse sessizliğin üzerine. Biz müziği sunarız, siz ise sessizliği.