Examples of using "Inquietante" in a sentence and their turkish translations:
O rahatsız edici.
Ürkütücü bir sessizlik vardı.
Az önce rahatsız edici bir söylenti duydum.
Bana çok yakın duruyordu. Bu rahatsız ediciydi.
Ürkütücü bir sessizlik havayı umutsuzlukla doldurdu.
Bilemiyorum, bence oldukça rahatsız edici bir durum.