Examples of using "Imán" in a sentence and their turkish translations:
bir mıknatıs düşünün
Mıknatıs demiri çeker.
Bu at nalı bir mıknatıstır.
evet dünya dev bir mıknatıs
ama bu filme baktığımızda bir imam var
iyi de kardeşim dünya o zaman mıknatıs mı?
Peter gerçekten buzdolabına bir mıknatıs istiyor.
Öğrenciler fen sınıfında bir mıknatıs kullandılar.
halk gerçekten imama inanmadı arifin peşine gitti
mıknatısın bir kutbundan çıkıp diğer kutbuna doğru giderek
Bir mıknatıs bir seferde çok sayıda çiviyi toplayabilir ve tutabilir.
Dünya, içinde büyük bir mıknatısı olan bir top gibidir.