Translation of "Hilo" in Turkish

¿Tienes hilo dental?

Biraz diş ipin var mı?

¿Tiene aguja e hilo?

İğne ve ipliğin var mı?

No olvide usar hilo dental.

Diş ipiyle temizlik yapmayı unutma.

Ella cose con aguja e hilo.

O bir iğne ve iplik ile dikiş diker.

Perdí el hilo de la conversación.

Konuşmanın gidişini kaybettim.

Su vida pende de un hilo.

Hayatı pamuk ipliğine asılı.

A este hilo interno de la Paracord.

Paraşüt halatının içindeki iplerden

Tom ató un hilo a la cometa.

Tom ipi uçurtmaya bağladı.

Ella habló con un hilo de voz.

Zayıf bir sesle konuştu.

Use hilo dental después de cada comida.

Her yemekten sonra diş ipi kullanın.

Y una pieza ininterrumpida de hilo de coser.

dikiş ipliği ile oluşturulduğunu görecek.

¿No tendrás una aguja y algo de hilo?

Bir iğne ve biraz ipliğin yok mu?

Me regaló media docena de pañuelos de hilo.

O bana yarım düzine keten mendil verdi.

Parece que él ha perdido el hilo de la historia.

Hikayeyi sonuna kadar dinlemiş gibi görünüyor.

Tom se limpia sus dientes con hilo dental al menos tres veces a la semana.

Tom haftada en az üç kez dişlerini diş ipiyle temizler.

La vida de Publius Escipión aún pende de un hilo debido a las heridas que recibió en Ticinus.

Publius Scipio'nun akıbeti Ticinus'ta aldığı yaralardan dolayı hala belirsiz.