Translation of "Estalló" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Estalló" in a sentence and their turkish translations:

- La nave estalló en llamas.
- El barco estalló en llamas.

Gemi alev alev yandı.

Estalló un gran incendio

büyük bir yangının çıktığı

Pero estalló un gran incendio

fakat öylesine büyük bir yangın çıkmıştı ki

La guerra estalló en 1941.

Savaş 1941 yılında patlak verdi.

Estalló una revolución en México.

Meksika'da bir devrim patlak verdi.

Pero en 2005 estalló un escándalo

Fakat 2005 yılında bir skandal patlak veriverdi

Estalló una guerra entre los dos países.

İki ülke arasında bir savaş patlak verdi.

Una guerra estalló entre los dos países.

İki ülke arasında savaş patlak verdi.

La bomba estalló con un destello enceguecedor.

Bomba kör edici bir parlamayla patladı.

Apenas él prendió el fósforo, la bomba estalló.

Kibriti çakar çakmaz bomba patladı.

La primera guerra mundial estalló el año 1914.

1. Dünya Savaşı 1914 yılında başladı.

Hemos aprendido por qué la Revolución Francesa estalló.

Biz Fransız Devriminin neden patlak verdiğini öğrendik.

Él estaba profundamente dormido cuando estalló el fuego.

Yangın çıktığında o derin uykudaydı.

El estruendo de la radio estalló en nuestros oídos.

Radyonun sesi kulaklarımızın üzerinde patladı.

De casualidad yo estaba ahí cuando la bomba estalló.

Bomba patladığında ben tesadüfen oradaydım.

Apenas había entrado en casa cuando estalló la tormenta.

Fırtına patladığında ben ancak eve varmıştım.

Tom estalló y le contó todo a la policía.

Tom çözüldü ve her şeyi polise anlattı.

Fue en 1939 cuando la Segunda Guerra Mundial estalló.

1939'da İkinci Dünya Savaşı patlak verdi.

- La guerra explotó en 1939.
- La guerra estalló en 1939.

Savaş 1939 yılında patlak verdi.

Cuando estalló la crisis del ébola en África occidental en 2014,

2014'te Batı Afrika'da Ebola salgını başladığında,

Se nos enseñó que la Segunda Guerra Mundial estalló en 1939.

Bize 2. Dünya Savaşı'nın 1939 yılında patlak verdiği öğretildi.

Tras un corto periodo de paz, la guerra estalló otra vez.

Kısa bir barıştan sonra, savaş tekrar patlak verdi.

El camión de combustible se estrelló contra la puerta y estalló.

Benzin kamyonu kapıya çarptı ve patladı.

Una bomba de tiempo estalló en el aeropuerto matando a trece personas.

Havaalanında saatli bir bomba patladı, on üç kişi öldü.

Para hacer un seguimiento de las ganancias ganadas con tanto esfuerzo, estalló de ira:

zor kazandıkları kazançlarını takip etmek için göndermeyeceği söylendiğinde öfkeyle patladı:

La violencia estalló por toda la ciudad a causa de la escasez de comida.

Yiyecek yokluğundan dolayı şehrin her yerinde şiddet patlak verdi.

- La guerra comenzó cinco años más tarde.
- La guerra estalló cinco años más tarde.

- Savaş beş yıl sonra başladı.
- Savaş, beş yıl sonra başladı.

Cuando estalló la guerra, Ney fue nombrado oficial y asistente de campo del general Lamarche:

Savaş çıktığında, Ney subay oldu ve General Lamarche'a yardımcı oldu:

Cuando estalló el fuerte combate, Napoleón aún creía que solo se enfrentaba a la retaguardia enemiga.

Ağır dövüş patlak verirken Napolyon hala sadece düşman korumasıyla yüzleştiğine inanıyordu.