Examples of using "Empeorando" in a sentence and their turkish translations:
O kötüleşiyor mu?
Daha kötü oluyorum.
İlişkiler daha kötü oluyorlar.
Artık sadece... Baksanıza, kötüleşiyor.
Ağrı daha da kötüleşmektedir.
- Görme yateneğim kötüleşiyor.
- Benim görüşüm kötüleşiyor.
Durumlar kötüleşiyor.
Benim öksürük kötüleşiyor.
ve aslında işler daha da kötüye gidiyor.
Sırtımdaki ağrı kötüleşiyor.
Dünya iyiye mi gidiyor yoksa kötüye mi?
Tom'un ateşi kötüleşiyor.
Ancak bununla bitmeyecek, daha kötüye gitmeye devam edecek.
Vay canına, hava şimdiden ağırlaştı.
Hasta günden güne gittikçe kötüleşiyor.
Bu günlerde görüşüm kötüleşiyor.
Ve modern feminizm bunu daha da kötüleştiriyor olabilir mi?
Mali durum haftadan haftaya gittikçe kötüleşiyor.
Hasta her gün daha kötü oluyor.
Gün geçerken, hava gittikçe kötüleşiyordu.
Bu dergiye göre, Japonya'da ekonomik durum yıldan yıla gittikçe kötüleşiyor.