Examples of using "Tos" in a sentence and their turkish translations:
Öksürüyorum.
Öksürüğün var mı?
Tom'un öksürüğü var.
Benim kuru bir öksürüğüm var.
Öksürüğün veya soğuk algınlığın mı var?
Benim öksürük kötüleşiyor.
Öksürük ilacına ihtiyacım var.
ve kuru öksürükte varsa
Öksürük ilacın var mı?
Kocasının korkunç bir öksürüğü var.
Öksürüğümden kurtulamıyorum.
Öksürük için iyi bir şeyin var mı?
Neden öksürdüğümü bilmiyorum.
İnatçı bir öksürüğüm var.
Sigara içmenin sonucu öksürmendir.
Öksürüğüm ve biraz ateşim var.
Biraz öksürük şurubu ve aspirine ihtiyacın var.
Dün gece uyuyamadım. Çok öksürdüm.
Bu öksürük şurubunu almalısın.
Öksürük şurubunun bir meyan kökü lezzeti var.
Aşk ve öksürük gizlenemez.
Onun öksürüğü gittikçe kötüleşiyor, sigarayı bırakması gerekir!
Sessizlik yüksek sesli bir öksürükle bozuldu.
Tom öksürüğünden kurtulamıyor.
Annesi Tom'un öksürüğü hakkında endişe ediyor.
Ne aşk ne de öksürük gizlenebilir.
Tuzlu su ile gargara yapmak öksürüğü durdurmaya yardım eder.
Göğsümde öksürük ve baş ağrısı olan soğuk algınlığı var.
Biraz öksürük ilacı ve aspirin almalısın.
Tom öksürük şurubu almak için eczaneye gitti.
Bu öğleden sonra havuza gelmiyorum çünkü soğuk algınlığı ve öksürüğüm var.
Çok kötü öksürüğe tutuldum ve bu yüzden gece sık sık uyandım.
Onun aldığı ilaç onun acı çektiği kötü öksürüğünü tedavi etti.