Examples of using "Vista" in a sentence and their turkish translations:
Muhteşem bir manzara!
Ne harika bir görüntü!
- O, görme duyusunu kaybetti.
- O görme yeteneğini kaybetti.
Ne muhteşem bir manzara!
Ne güzel bir manzara!
Benim iyi görme yeteneğim var.
Benim kötü görüşüm var.
Görüşürüz!
Görüşünü kontrol edeceğim.
O iyi görme duyusuna sahip.
Ne güzel bir manzara.
gözlerden uzak olabilirdi.
Ne güzel bir manzara.
Manzara şaşırtıcı.
- Onun görme kabiliyeti kötü.
- O kötü görme duyusuna sahip.
Ben başka bir yol aramayı tercih ettim.
Gemiye selam!
Gözüme gözükme.
Gözüme gözükme!
- Görme yateneğim kötüleşiyor.
- Benim görüşüm kötüleşiyor.
- O, görme duyusunu kaybetti.
- O görme yeteneğini kaybetti.
Manzara nefes kesici.
Tom'un kötü bir görüşü var.
Onu gözden kaybettik.
Onu şahsen tanıyorum.
Ben normal görüşe sahibim.
Bu güzel bir manzara, değil mi?
Manzara nefes kesiciydi.
Onu sima olarak tanıyorum.
O, açık görüş içinde.
- Tom'un iyi görme yeteneği var.
- Tom'un iyi bir görme yeteneği var.
Tom görme yeteneğini kaybetti.
Filme almak şöyle dursun, nadiren görülen...
Biz onu gözden kaybettik.
Tom'un yirmide yirmi görüşü var.
Onlar benim bakış açımı onayladılar.
Ona göz kulak ol.
Kuşların keskin bir görme gücü vardır.
Senin benden daha iyi görüşün var.
Çok fazla ışık gözü incitir.
Sana muhteşem bir manzara göstermek istiyorum.
Lütfen vizyonumu kontrol et.
O ona baktı.
O ilk görüşte aşktı.
Ben onu ilk bakışta tanıdım.
Ben ilk bakışta aşık oldum.
Ben onların manzarasını bozmuyorum.
Görmemezlikten gelmeyi tercih ederim.
Bu görüntü ne kadar harika.
Bakış açınızı anlayabiliyorum.
Şimdilik hoşça kal.
Bu, çıplak göz için gerçekten görülebilir değil.
Tüm bunlar meydana çıkar.
Kayalığın üzerine çıktık. Muhteşem bir manzara.
Görüşlerimi değiştirdiler.
Onları görerek yakalayamaz.
Baktığımız zaman oldukça makul görünüyor
İlk bakışta kolay görünüyor.
O (kız) beni ilk görüşte etkiledi.
Tren gözden kayboldu.
O gökyüzüne baktı.
O, kuşu gözden kaybetti.
Arkadaşlarımın görüntüsünü kaybettim.
Görüş yeteneğim bozulmaya başlıyor.
Çıplak gözle görülebildi.
Ev göründü.
Bu dağ manzarası çok güzeldir.
Bu valize göz kulak olun.
O, buradan güzel bir manzara.
- Evim denize bakıyor.
- Benim evim denize doğru bakar.
- Evim full deniz manzaralı.
Kız kardeşim mükemmel görüşe sahiptir.
İlk görüşte aşka inanır mısın?
İlk görüşte ona âşık oldu.
Diğer top da gözünüzün önünde kayboluyor
Gözümü ayırmak istemiyorum, sarmal hâline geldiğini görebilirsiniz.
ve bu yeni bakış açısıyla
David bana baktı ve şöyle dedi:
- Kalabalıkta onun görüntüsünü kaybettim.
- Kalabalıkta gözümden kayboldu.
Senin görüşün çok iyimser.
Okyanus manzaralı bir tablonuz var mı?
Daha güzel bir manzara hiç görmedim.
Küçük ada göründü.
Gemi çok geçmeden gözden kayboldu.
Uçak çok geçmeden gözden uzaktı.
Bu günlerde görüşüm kötüleşiyor.
O aşikar.
Zirveden görüntü çok güzel.
Uçak biraz sonra görüş mesafesinden çıktı.
Bakteriler çıplak gözle görülmezler.
Kazada görme yeteneğini yitirdi.
İlk görüşte aşka inanır mısın?
Onun bakış açısından o haklı.