Translation of "Electricidad" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Electricidad" in a sentence and their turkish translations:

Debemos ahorrar electricidad.

Elektriği tasarruf etmeliyiz.

Estamos sin electricidad.

Şu an elektrikler kesik.

Se fue la electricidad.

Elektrik kesildi.

Los cables transmiten electricidad.

Teller elektrik taşır.

Este aparato produce electricidad.

Bu cihaz elektrik üretir.

Las ampolletas consumen electricidad.

Ampuller elektrik tüketirler.

Pocas granjas tenían electricidad.

Birkaç çiftliğin elektriği vardı.

Por supuesto, no había electricidad.

O zamanlar tabi elektirik yoktu

La máquina genera mucha electricidad.

Makine çok elektrik üretir.

El pueblo no tiene electricidad.

Köyün elektriği yok.

La electricidad es muy útil.

Elektrik çok faydalıdır.

Los cables transmiten la electricidad.

Teller elektriği iletir.

Abastecimiento de agua, desagües cloacales, electricidad,

su temini, kanalizasyon, elektrik,

Entonces los antiguos egipcios usaban electricidad

o zaman eski mısırlılar elektrik mi kullanıyorlardı

La ciudad entera quedó sin electricidad.

Bütün şehir elektriksizdi.

El cobre conduce bien la electricidad.

Bakır elektriği iyi iletir.

¿Cómo sería la vida sin electricidad?

Elektriksiz hayat nasıl olurdu?

Este aire acondicionado consume mucha electricidad.

Bu klima çok elektrik tüketir.

Han vuelto a cortar la electricidad.

Elektrikler yine kesildi.

Agua potable limpia, electricidad, y así sucesivamente.

yaşam koşullarını arttırma şansı olabilir.

No había electricidad, ni tuberías con agua.

Elektrik yoktu, su yoktu.

Utilizando electricidad inalámbrica y distribuyéndola en una

kablosuz elektriği kullanıp ve üstüne birde dağıtıyorlardı

La casa de Tom no tiene electricidad.

Tom'un evinin elektriği yok.

No puedo imaginar un mundo sin electricidad.

Elektriksiz bir dünya hayal edemiyorum.

No puedo imaginar un futuro sin electricidad.

Elektriksiz bir gelecek düşünemiyorum.

La gente consume menos electricidad que antes.

İnsanlar daha öncekinden daha az elektrik tüketiyor.

Ella pensaba que él estaba desperdiciando electricidad.

O, onun elektriği israf ettiğini düşündü.

Los cables se usan para trasmitir electricidad.

Kablolar elektrik iletmek için kullanılır.

Que es la habilidad de comunicarse usando electricidad.

o da elektriği kullanarak iletişim kurma kabiliyeti.

El oro es el mejor conductor de electricidad

elektriği en iyi ileten ise altın'dır

Además, podrían producir electricidad naturalmente sin utilizar motores.

üstelik motor kullanmadan elektriği doğal yolla üretebiliyorlardı

La electricidad volvió luego de unos poco minutos.

Elektrik birkaç dakika içerisinde tekrar geldi.

¿Puedes imaginar qué serían nuestras vidas sin electricidad?

Elektriksiz hayatımızın nasıl olacağını düşünebiliyor musun?

Antiguamente, no existían los teléfonos ni la electricidad.

Eski günlerde hiçbir telefon ya da elektrik yokmuş.

El descubrimiento de la electricidad cambió nuestra historia.

Elektriğin bulunması tarihimizi değiştirdi.

Para usar gas natural en la generación de electricidad

elektrik üretmek için doğal gaz kullanan

Si se genera electricidad a partir del gas natural,

Genellikle doğal gazdan elektrik elde ettiğinizde,

Porque el cuarzo bajo presión genera electricidad cuando vibra

çünkü basınç altındaki kuartz titreşim verildiğinde elektrik üretir

¿Cuánto cuesta la electricidad en el este de Alemania?

Almanya'nın doğusunda elektriğin maliyeti ne kadardır?

La luz artificial se desarrolló por medio de la electricidad.

Yapay ışık elektrikle üretilir.

No es posible la vida sin electricidad y sin agua.

Elektrik ve su olmadan hayat olmaz.

Un segundo o esta es la producción de electricidad que conocemos

bir saniye ya bu bildiğimiz elektrik üretimi

La mayoría de la gente de por aquí no tiene electricidad.

Bu çevredeki çoğu insanın elektriği yok.

Tengo dos generadores de electricidad de tres fases en mi sótano.

Benim mahzende iki tane üç fazlı güç jeneratörlerim var.

Cerca de la mitad de la energía química se convierte en electricidad

Kimyasal enerjinin yaklaşık yarısı elektriğe,

1,3 mil millones de personas alrededor del mundo carecen de acceso a la electricidad.

Dünyada 1,3 milyar insan elektrikten yoksundur.

- Las compañías productoras de electricidad están buscando reducir su huella de carbono.
- Las eléctricas intentan reducir su dependencia del carbón.

Elektrik enerjisi şirketleri kömür kullanımlarını azaltmaya çalışıyor.