Examples of using "Produce" in a sentence and their turkish translations:
Bu cihaz elektrik üretir.
Kanada iyi buğday üretir.
Bu fabrika, otomobil parçaları üretmektedir.
Japonya çok sayıda iyi fotoğraf makineleri üretir.
Bu bölge, değerli madenler üretir.
Ülkemiz çok şeker üretir.
Tütün dumanı kanser yapıcıdır.
Bu fabrika, CD çalarlar üretiyor.
Zengin toprak iyi mahsul verir.
- Bu fabrika günde 500 otomobil üretir.
- Bu fabrika günde 500 otomobil üretiyor.
kraliçe karınca ise, bir kaç saniyede bir süreli yumurta üretir
- Ülkemiz çok şeker üretir.
- Memleketimiz çok şeker üretir.
Başarı başarıyı doğurur.
Fabrika her ay binlerce şişe üretir.
Bilgiye yatırım her zaman en iyi faizi öder.
Bir kasaba ne kadar eskiyse, o kadar çok çöp üretir.
Ürettiğimiz kireç endüstriyel süreçlerde kullanılabilir
Şirket soya sosu ve diğer gıda ürünlerini üretiyor.
Motorumuz verimlidir ve daha az CO2 üretir.
virüs her zaman laboratuvar ortamında üretilecek bir şey de değildir.
yayarak, karbondioksit üreten büyük ülkesidir Çin, iken hangisi,
Bu enzim midede üretilir.
Kötü beslenme bir kişinin diyetinde çok az ya da çok besin içerdiği zaman oluşur.
tarafından üretilmesi gibi . Fosil yakıtların yanmasına ve bazı
için Mısır toplumunda boşanmanın yayılmasını sınırlamaktır , bu da Mısır'ı boşanmanın yayılmasında