Translation of "Decisivo" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Decisivo" in a sentence and their turkish translations:

El partido del domingo será decisivo.

Pazar günkü maç çok önemli olacak.

Hasta que llegó Napoleón para asestar el golpe decisivo.

Napolyon belirleyici darbeyi vurmak için gelene kadar.

Ganando tiempo para el movimiento decisivo de Napoleón contra el centro enemigo.

Napolyon'un düşman merkezine karşı kararlı hamlesi için zaman kazandı.

Pero también tenía la capacidad de un liderazgo decisivo: en alianza con Francia y Austria, Elizabeth

Ama Elizabeth aynı zamanda liderlik yetisine de sahipti.

En el proceso, se ganó la reputación de un comandante organizado y decisivo, y un táctico brillante.

Bu süreçte organize ve kararlı bir komutan ve parlak bir taktikçi olarak ün kazandı.

Viajo y hago tantos kilómetros tratando de transmitir a lo que va a ser decisivo en el futuro.

Kilometrelerce yol yapıp geleceği biçimlendirecek olanlara ulaşmaya çalışıyorum.

El ataque del Cuarto Cuerpo fue el golpe decisivo de la batalla, aunque su éxito se debe mucho

Dördüncü Kolordu'nun saldırısı savaşın belirleyici darbesiydi, ancak başarısı

- Sue and John decidieron jugarse el todo por el todo.
- Sue y John decidieron dar el paso decisivo.

Sue ve John uzun uzun düşündükten sonra yapmaya karar verdiler.