Examples of using "Automóvil" in a sentence and their turkish translations:
aa
Benim bir arabam var.
Bu araba mavi.
- Araba durdu.
- Araba stop etti.
Biz arabanın çalıştığını gördük.
Dışarıda bir otomobil var.
gelmekte olan da bir araba var
İlk otomobili kim icat etti?
O otomobil çok hızlı gidiyordu.
Tom zaten arabasını sattı.
O otomobili satın alacak mısınız?
Neden bir araba almıyorsun?
Onun Japonya'da bir arabası var mı?
- Arabadan in.
- Arabadan çık.
Arabanda bir telefonun yok mu?
Bu arabayla ne yapacaksın?
Otomobil hayatımızı değiştirdi.
Bir araba satın almak istiyorum.
O bir otomobil kazasında öldü.
Tamamen otonom olmasa bile
Araba, binanın önüne park edildi.
Nüfusun yüzde 20'den fazlasının kendi arabası var.
Bu senin araban mı?
Detroid araba sanayisiyle ünlüdür.
Öğrenciler arabayı itmek için yardım etmemizi istedi.
Adam arabasını aynı hızda sürdü.
O, olağanüstü gücüyle arabayı kaldırdı.
Eğer yeni bir araba alırsan, eskisini ne yapacaksın?
O çok iyi bir araba.
başkasının sürdüğü arabaya da Kemal Sunal güvenmiyordu ayrıca
Ortaya çıktıktan hemen sonra ise bir araba çarpıyor bu adama
Carl Benz 1886 yılında ilk araba için patent aldı.
Senin arabanı beğeniyorum.
Bu fabrika, otomobil parçaları üretmektedir.
Arabanın camını açabilir misin ?
Amerika Birleşik Devletleri'nde otomobil bir lüks değil, bir gerekliliktir.
Taro geçen hafta kullanılmış bir araba aldı.
- Arabayla Şikago'ya gittiler.
- Arabayla Chicago'ya gittiler.
Hayatını bir trafik kazasında kaybetti.
Onun arabası ciddi şekilde hasar gördü.
Hava kirliliği sorunundan dolayı bir gün bisiklet otomobilin yerini alabilir.
Tom araba yolundaki karı temizledi.
Erkek kardeşim, bir araba satın almak için yeterince zengindir.
Bu araba o araba kadar büyüktür.