Examples of using "Primer" in a sentence and their turkish translations:
O, birincilik ödülü aldı.
O onun ilk işiydi.
Ben ilk hastan olacağım.
O, benim ilk sevgilim.
Başbakan istifa etti.
Bu onun ilk işiydi.
O benim ilk işimdi.
Bu benim ilk günüm.
Biz ilk adımı yapalım!
Bu ilk adımdır.
Takımımız ilk oyunu kaybetti.
İlk bölümle başlayalım.
Birinci grafiğe bakın.
ilk pramitimiz zosar pramit'i
İlk ismi Googol'du.
Birincilik ödülünü kazandım.
O benim ilk aşkım.
Tom benim ilk erkek arkadaşımdı.
İlk aşkın ne zamandı?
İlk treni yakalamalıyım.
Bu bizim ilk karşılaşmamızdı.
O benim ilk erkek arkadaşımdı.
Onun adı Tom'du.
Birincilik ödülünü kazanabildim.
İlk adımı attım.
İlk öpücüğümdü.
O benim ilk düşüncemdi.
İlk otomobili kim icat etti?
İlk elektrikli otomobili yaptılar.
Jana benim ilk aşkımdır.
Tom benim ilk hastamdı.
İlk kocan nasıl öldü?
O benim ilk aşkım.
- Başbakan dün istifa etti.
- Başbakan dün istifasını verdi.
- Başbakan dün görevi bıraktı.
O birincilik ödülünü aldı.
O onun ilk aşkıydı.
O senin ilk hatandı.
Bu sizin yurt dışına ilk seyahatiniz mi?
Birincilik ödülünü kazanan Janet'ti.
Vermek istediğim birinci mesaj
ya da ilk kalp pili tasarlanırken.
İspanya'ya geldiğimiz ilk günden itibaren,
Ofisteki ilk günümde
Yolumuzu bulmanın ilk yolu da
ilk profesyonel seçmeme katıldım.
İlki aktif olarak farklı bakış açıları aramaktır.
Ama bu daha birinci turdu.
İlk ilkemiz sestir.
İlk adım olarak bunu yapalım.
Tom'un umudu birincilik ödülünü kazanmaktı.
İlk denememde başarılı oldum.
Pong ilk video oyunudur.
Kaptan olarak ilk yolculuğuydu.
İngilizce benim ilk dilim değildir.
İlk adım çok zordur.
Baştan söylemek gerekirse, Marley ölmüştü.
- Onu ilk adından biliyorum.
- Onu ilk ismiyle tanıyorum.
- Onu ilk adıyla tanıyorum.
- Ben onu ilk ismiyle tanıyorum.
O ona ilk öpücüğünü verdi.
Tom ilk binasını dizayn ediyor.
Takımımız ilk oyunu kaybetti.
İlk tanığıma seslenebilir miyim?
- O ona, ilk öpücüğünü verdi.
- O ona onun ilk öpücüğünü verdi.
İlk ay bedava,ilk ay bedavaya kullanıp aboneliğimizi sonlandırabiliyor muyuz?
İlk günkü kadar çok aşk yaşıyorum.
İlk adım her zaman en zorudur.
İlk unsurun kilidi içten açmak olduğu yazıyor.
Neden fotoğraf çekiyoruz ki?
Öncelikle şık aracım hakkında birkaç söz.
Beowulf? İngilizce ilk epik eser,
İlk hata, neyi ölçtüğümüz.
Ancak ilk aşama cesaret gerektiriyor.
Mahalledeki ilk proje bu.
birinci tür küçük gövdeli yarasalar
Lisenin birinci yılındayım.
Yılın ilk ayı ocaktır.
Ocak yılın birinci ayıdır.
İlk önce modalar çok hızlı değişir.
İlk yarıda skor neydi?
O, birincilik ödülünü kazanmaktan uzak.
O, birincilik ödülünü kazanmakla övündü.
Tom Mary'nin ilk aşkı idi.
İlk trene binmek istemiştim.
- Bu, babamın ilk mektubu.
- O, babamın ilk mektubu.
İlk treni yakalamak için acele ettim.
İlk adım en zor olanıdır.
Mary ilk çocuğuna Tom adını verdi.
İlk saldırı hedefi ıskaladı.
- O, üniversitede birinci sınıf öğrencisidir.
- O bir acemidir.