Examples of using "¿aquella" in a sentence and their turkish translations:
O kahkahayı hatırlıyorum.
Onlar o okulu kapattılar.
tarihi kişilik, Leon Spinks'e karşı.
Oradaki ev bana aittir.
O kravatı seviyorum.
O kamera bana ait.
O bizim komşumuzdur.
Bu kişi kim?
O kadın Japon mu?
O öğleden sonra ne yaptın?
Şu kayan yıldıza bak.
- O kadın kimdir?
- Kim o kadın?
O ev büyük.
O kişiyi tanıyor musun?
Bu eve bak.
O kulenin yüksekliği nedir?
O, onun yaşadığı evdir.
Annesi ile babasının
O dönemde tutuklular...
O dergiyi nereden alabilirim?
O resmi atmalıydın.
O gece oradaydım.
Şu motosiklet pahalı değil.
O kadından uzak durmalısınız.
Şu evi görüyor musunuz? O benimki.
O günlerde genellikle
O akşam muhteşem bir akşam yemeği yedik.
O şirketi ağabeyim yönetiyor.
O, o dükkânda ne satın aldı?
Şu eve bakın.
Bu bilgisayar ondan daha iyidir.
O seferden asla geri dönmedi.
O mağazada dizüstü bilgisayar satıyorlar mı?
O dağa tırmanması kolaydır.
Şu ana kadar hiç kimse o dağa tırmanmadı.
Dün baktığımız fuları satın aldım.
O kadın bana kuşkuyla baktı.
Bu tablo onunla aynı.
O dağın yüksekliği nedir?
- İki aile o evde yaşıyor.
- O evde iki aile yaşıyor.
- O evde iki aile yaşar.
O top bana çarpabilirdi.
O, şu sarı evde yaşıyor.
O çantayı istiyorum.
Oradaki kıza bak.
O okuldaki bazı öğrencileri tanıyorum.
- O dağa tırmanmak çok kolaydı.
- O dağa tırmanmak çok oyuncağıydı.
O kızın huyları iyidir.
Üç ay sonrasında bir görüşmem vardı
Bugün tırmanış ekibinden hayatta kalan tek kişi benim.
O yalanın nedeni nedir?
Şu evi görüyor musunuz? O benim evim.
Oradaki dağa kaymaya gidebilirsin.
- Şurada duran kadın kim?
- Şurada dikilen kadın kim?
O, onun yaşadığı evdir.
O, onun yaşadığı evdir.
O gece ne olduğunu asla unutmayacağım.
O zaman, her şey daha kolaydı.
Bu kural herkes için geçerliydi.
O zamandan beri ağlamak yasaklandı.
O taklit ile bu gerçek mücevheri karşılaştırın.
O elbiseyi bundan daha çok severim.
Tom, o zaman Mary ile birlikte öğle yemeği yiyordu
yanlış olduğunu gösteren bilgileri reddettiğimiz sistematik bir eğilimdir.
düşüncesi her neyse ona göre bir cevapla gelmeyi
Bu bir oyuncak bebek.
O müziği bir yerde duyduğumu hatırlıyorum.
Bu kişi kim?
O şarkının başlığını hatırlayamadım.
- O şarkının melodisini hatırlayamıyorum.
- Şarkının melodisini hatırlayamıyorum.
O anda müzik dinlemek beni rahatlattı.
Son iki mısrayı çıkararak, o şarkıyı söyleyeceğiz.
Bu köpek şu küçük kızın hayatını kurtardı.
O gece ne oldu?
O pencerenin yanındaki masayı kullanmayın.
O mezarda kimin gömülü olduğunu merak ediyorum.
- O ev bana ait.
- O ev benim.
Şu bisiklet benim.
O mağazaya alışverişe gitmeyi seviyorum.
Tom o gece Boston'dan ayrıldı.
O zamanlar, insanların klimaları yoktu
Kancha Sherpa, bugün o ilk tırmanış ekibinden hayatta olan tek kişi.
Kırmızı çatısı olan ev Tom'un evidir.
Şu genç bayan bir hemşiredir.
O filmi izleyerek vaktimi boşa harcamamalıydım.
O zamandan önce onu asla görmedim.
İşçiler o gece madene inmedi.
Şu dağ bundan beş kat daha yüksektir.
Sanırın o fikirden vazgeçmemin zamanıdır.
Orada bir bebek tutan kadın benim karım.
ve bizi olumsuz dönütlerden koruyan
Ekvator'da peynir fabrikası yapmak bir riskti.
Onlar o mağazada ayakkabı ve kıyafet satarlar.
Tepesi karla kaplı olan şu dağı görebiliyor musun?
- Bu insanları tanımıyorum.
- O insanları tanımıyorum.
Bu kutu diğerinden farklı bir renktedir.
O ev ona aittir.