Examples of using "1950" in a sentence and their turkish translations:
Yıl 1950 fakat giyim kuşamı 1950'ye uygun değil bu adamın daha eski duruyor.
Şirketin kuruluşu 1950 yılında oldu.
Artık 1950'lerde değiliz!
Picasso, 1950 yılında bu resmi yaptı.
1950'de ABD nüfusu 150 milyondu.
1950'de Kuzey Kore Güney Kore'yi istila etti.
1950'lerde bu kolonide iki milyon birey vardı.
1950'lerde, Finler dünyadaki en az sağlıklı diyetlerden birine sahip olarak belirtildiler.
3 Nisan, 1950'de doğdum.