Examples of using "теннисный" in a sentence and their turkish translations:
Tenis kortuna gidiyor musun?
Televizyonda bir tenis maçı izledim.
Tenis maçını kazanacağımdan eminim.
Tenis maçı yağmur nedeniyle ertelendi.
Ben o tenis maçını kazanacağıma eminim.
- Bu otelde tenis kortu var mı?
- Bu otelde, bir tenis kortunuz var mı?
Senin tenisçi dirseğin var. Kolunu sıcak suya batır.
Bu civarda bir tenis kortu var mı?
Ben, iyi bir tenis oyuncusu olduğunu duyuyorum.
Ben, iyi bir tenis oyuncusu olduğunu duyuyorum.