Examples of using "страшный" in a sentence and their turkish translations:
O fena hareketli.
Bu film gerçekten korkutucu.
Ben o kadar korkunç muyum?
En korkunç düşman eski bir arkadaştır.
Sen ürkeksin!
Kıyameti kopardılar.
Bu son derece üzücü, endişe verici ve korkutan bir belirti.
Küçük erkek kardeşim dün gece korkunç bir rüya gördüğünü söylüyor.
Korkunç bit filmdi. Görünen o ki, bu gece kabus göreceğim.
Bu, seyrettiğim en korkunç filmdi.
Bana yardım etmelisin! Her gece kotü bir rüya görüyorum.
Benim küçük erkek kardeşim o gece bir kâbus gördüğünü söyledi.
Dün gece berbat bir rüya gördüm.
Ondan sonra bütün insanların üzerine Ruhum'u dökeceğim. Oğullarınız, kızlarınız peygamberlikte bulunacaklar. Yaşlılarınız düşler, gençleriniz görümler görecek. O günler kadın, erkek kullarınızın üzerine de Ruhum'u dökeceğim. Göklerde ve yeryüzünde, kan, ateş ve duman sütunlarından belirtiler göstereceğim. RAB'bin büyük ve korkunç günü gelmeden önce güneş kararacak, ay kan rengine dönecek. O zaman RAB'bi adıyla çağıran herkes kurtulacak.