Examples of using "согласие" in a sentence and their turkish translations:
Tom bana izin verdi.
Bu kopuklukta bağlantı buldum.
Boşanmayı kabul edeceğim.
Operasyon için onay veriyor musun?
- Onun sessizliğini razı oluş kabul ettim.
- Sessizliğini razı olmasına yordum.
Sessizliğimden, razı olduğum anlamını çıkarmış.
Evliliğim için ailemin iznini alabildim.
Sözlerine katılmıyor olabilirim ama seni sonuna kadar dinlerim.
Roma dünyasında hüküm süren muhtelif ibadet şekillerinin tümü, insanlar tarafından mütesaviyen doğru, düşünürü tarafından yanlış, yargıcı tarafından da faydalı olarak görüldü. Ve böylelikle müsamaha yalnızca karşılıklı müsamahayı değil, aynı zamanda dinsel uyumu da ortaya koydu.