Examples of using "производить" in a sentence and their turkish translations:
İnsülin üretmeyi öğrendik.
Üretim yapamaz hale gelecekler
O izlenimi vermek istemedim.
Güneş ışığı olmayınca yosunlar oksijen üretmeyi bırakıyor.
Mary'yi etkilemeyi bırakmalısın.
O neden beni etkilemek ister ki?
Neden onu etkilemek ister ki?
1980 yılında bu arabayı yapmaya başladılar.
peki neredeyse bütün canlılar virüs taşıyabiliyor, üretebiliyor iken
üstelik motor kullanmadan elektriği doğal yolla üretebiliyorlardı
- Sana o izlenimi vermeyi amaçlamamıştım.
- Sana o izlenimi vermek istememiştim.
Bir ülkenin ekonomik gücü sadece üretme kabiliyetinde değil aynı zamanda tüketme yeteneğinde de bulunur.