Examples of using "приготовиться" in a sentence and their turkish translations:
Hazırlanmalısın.
Hazırlanmam lazım.
Hazırlanmaya gitmeliyim.
Tom Mary'nin hazırlanmasına yardım ediyor.
Çabucak hazırlanmalısın.
Onun en kötü ihtimale karşı hazırlanması gerekiyor.
Tom'un ziyareti için hazır olmak zorundayız.
Yabancı ülkedeki bir geziye nasıl hazırlanmalıyım?
Hazırlık yapmalıyız ki hiçbir şeyden pişman olmayalm.
Her şey için hazırlanmalısın.
En kötüsü için hazır olmalıyız.
Bu gece dışarıda takılmayı planlamıyorum. Derslerim için hazırlanmam gerek.