Examples of using "представляет" in a sentence and their turkish translations:
Bu değerli midir?
O, çok değerlidir.
Hiç değeri yok.
O bir hatalar kitlesi.
Tom'un ne yapacağı hakkında fikri yoktu.
Mümkün olan en yüksek askeri otoriteyi
Yaz mevsiminde İskoçya nasıldır?
Fransa'nın şu andaki temsilcisi kim?
Türkiye'de kadının kıymeti yok.
Tom Mary'nin ne kadar akıllı olduğunu fark etmiyor.
Buna büyük bir kuş bulutu da denilebilir.
bu hala büyük bir genel sağlık sorununu oluşturuyor,
Sanığı kim temsil ediyor?
Mary sık sık düğününü hayal eder.
Rusya tüm medeni dünya için bir tehdittir.
Tom bir tehdit değil.
Tom'un Mary'nin ne düşündüğü hakkında hiçbir fikri yok.
gerçek bir iyileştirme anlamına geleceği bir gelecek tasavvur edebiliyorum.
Tom'un sorunun nasıl çözüleceği hakkında kabaca bir fikri var.
Tom'un Mary'nin davranışı hakkında ne yapacağı hususunda hiçbir fikri yok.
Tom Mary'nin düşündüğü hakkında fikri yok.
Ve bir fikri sınıfa sunmadan önce yaklaşık üç dakikaları var.
Küçük bir sanatçıdan başka bir şey değildir.
Tom kendi davranışlarının başkalarını nasıl etkilediğini fark etmiyor.
Gerekten fazla yeme alışkanlığı sağlık için bir tehlikedir.
Bu okyanus manzarasına aşina olduğunuzdan eminim,
Lakshadweep Hindistan'ın bir birlik bölgesidir.
Para için Çince karakter, bir deniz kabuğunun stilize çizimidir.
Sekiz yaşında bir araba neredeyse değersizdir.
Japon bayrağı merkezde güneşi temsil eden kırmızı bir daire bulunan beyaz bir dikdörtgendir.
O onun biri olduğunu düşünüyor ama aslında hiç kimse değil.
Kriz, Dünya Ekonomisi'nin gelişimi açısından büyük tehlike arz ediyor.
Bir ülkenin nasıl olduğunu bilmenin en iyi yolu gitmek ve onu kendi gözlerinizle görmektir.