Examples of using "почву" in a sentence and their turkish translations:
Yağmur toprağı sürükledi.
argüman topluyormuşum,
yeniden yetiştiren doğa gibi yenileyici.
karıncalar toprağı ısırarak toprağı tükürüğüyle yumuşatıyorlar
Karbon, yeşil bitkilerin atmosferden karbondioksiti alıp bünyelerinde
toprağa gelir.
Tom Mary'nin cesaretini kırmak istemiyor.