Examples of using "переносит" in a sentence and their turkish translations:
John gürültüye tahammül edemez.
Tom kan görmeye karşı hassastır.
Tom kesinlikle Mary'den nefret ediyor.
Tom'un şarkı söyleme tarzına katlanamayan tek kişi ben değilim.
Tom kan görmeye dayanamıyor.
Tom Mary'yi severdi. Artık ona katlanamıyor.
- Tom'u kimse çekemez.
- Tom'a kimse tahammül edemez.
Tom buradaki sıcak ve bunaltıcı yazlara dayanamıyor bu yüzden dağlara gidiyor.