Examples of using "кусочки" in a sentence and their turkish translations:
...olmuşlar.
Küçük fıstık parçalarını görüyor musunuz?
Somon balığını küçük parçalara ayır.
Tom mektubu paramparça etti.
Bronz heykel, parçalar halinde kırıldı.
beyin dokunuzdan zerre ve parçalar yayıyorsunuz
Çatıdan düşen kiremit parçalandı.
Bir pastayı eşit parçalara ayırma oldukça zordur.
Çikolatayı küçük parçalara ayırın.
Senin çocuğunun parçaladığı benim kitabımdı.
Kitabımı parçalara ayıran sizin çocuğunuzdu.
Çatıdan düşen fayanslar çok küçük parçalara ayrıldı.
bunu yerde kesmek zorunda kaldım ve ülkelerin kötü görünmemesi için büyük bir çaba harcadım.
onuda küçücük parçalara ayırıp yuvalarına taşıyorlar
Kasap eti kıydı.
Bir arabanın ön camı parçalara ayrıldı.