Examples of using "красить" in a sentence and their turkish translations:
Resim yapmayı sevmiyorum.
O evleri nasıl boyayacağını biliyor.
Saçımı boyamayı seviyorum.
Tom saçını boyamak istemiyor.
Çiti boyamama gerek yoktu.
Tom hâlâ çiti boyamayı bitirmek zorunda.
Neden bir insan saçını pembeye boyar ki?
Evde saçının rengini açabilirsin ve boyayabilirsin.
Tom'un yatak odasını hangi renk boyayacaksın?
zaman duvarları boyama zamanı.
Tom garajı boyamamıza yardım edecek.
Annem tırnak cilası kullanmama izin vermiyor.
Tom tavanı boyamanın gerekli olmadığına karar verdi.
Okulun kıyafet kodu saçınızı doğal olmayan bir rengi boyamanızı yasaklıyor.
Tom bir fırça aldı ve Mary'nin çiti boyamasına yardım etmeye başladı.
Evimi maviye boyamak istemiyorum.
Biz evi boyamayı az önce bitirdik.
Biz duvarı boyamayı az önce bitirdik.
Tom'un evini boyamasına yardım eden kişi benim.
Tom'un çiti boyamasına gerek yoktu. Onu boyadıktan bir hafta sonra onu yıktılar.
Bu dallamayı baştan çıkarmak istiyorsan, tırnaklarını yiyeceğine gidip kırmızı oje süreceksin.
Evi boyamayı az önce bitirdim.