Examples of using "королевой" in a sentence and their turkish translations:
O, Kraliçe'ye reverans yaptı.
Mary balo kraliçesi seçildi.
Victoria ne zaman kraliçe oldu?
Kraliçe ile karşılaştığımı hatırlıyorum.
Kraliçeyle görüştüğümü hatırlıyorum.
Tom, Kraliçe Mary tarafından şövalye ilan edildi.
Tom Mary'ye bir kraliçe gibi davrandı.
1. Elizabeth 1558 yılında İngiltere Kraliçesi oldu.
Bizr zamanlar, üç çok güzel kızı olan bir kral ve kraliçe yaşardı.