Examples of using "доступа" in a sentence and their turkish translations:
Tom erişim kodunu değiştirdi.
İnternet erişimim yok.
Fakat sınırsız bir hayat yaşamanın bedeli de var.
Ben müsait değilim.
Tüm çalışanlar erişim kodunu ezberlemek zorundaydı.
Tom'un veritabanına erişimi yok.
onları güçlü kılmayı destekleyen insanlardan biriyim.
insanoğlunun üçte ikisinin tıbbi görüntüleme erişimi yok.
Birçok internet sitesine giremiyoruz.
Uzak bilgisayarlarıma erişmek için sık sık SSH'ı kullanırım.
Dünyada 1,3 milyar insan elektrikten yoksundur.
Animesiz dünya Internet erişimi olmayan bir çamaşır makinesi gibi olurdu.