Examples of using "дешёвый" in a sentence and their turkish translations:
Bu kamera ucuz.
O ucuz bir mağaza.
Benzin şimdi ucuz.
O ucuz bir restoran.
En ucuzu en iyisidir.
Bu bilezik çok ucuz.
Bu plastik sandalye ucuz.
Benzin artık ucuz değil.
Bu telefon oldukça ucuz.
O sadece ucuz bir reklam kampanyası.
Bu ikisinden daha ucuz olanıdır.
Bu plastik sandalye çok ucuz.
Biz en ucuz çayı aldık.
Bu, şehirde en ucuz mağazadır.
Bu, şehirdeki en ucuz dükkan.
Patates çok ucuzdur.
Şehirdeki en ucuz manav bu.
Bu ucuz mu?
Tom çok ucuz bir kamera satın aldı.
Ucuz değil.
Bunların en ucuzu hangisi?
Tom mağazadaki en ucuzu olanını satın aldı.
Bu ucuz ama kalitesi o kadar iyi değil.