Examples of using "Хорошей" in a sentence and their turkish translations:
Sen iyi durumdasın.
Bana önce iyi haberi söyle.
İyi bir kız ol.
O iyi bir yarıştı.
Bu iyi bir haftaydı.
Sana güzel bir yolculuk diliyorum.
- Ben iyi bir kız olacağım.
- İyi bir kız olacağım.
O iyi bir eş olacaktır.
Hava güzel olmayacak.
o, iyi bir eş olacak.
Mary iyi bir aileden geliyor.
Biz fitiz.
Tom iyi bir aileden geliyor.
Yemek çok iyiydi.
O iyi bir belleğe sahipti.
- Yalnız değilsin.
- Sırf sen değilsin.
Ben iyi durumdayım.
Tom iyi durumda.
Onların işi bana iyi görünüyor.
O gerçekten iyi durumda.
O zaman iyi bir fikir gibi görünüyordu.
O, ona iyi bir eş olacak.
O iyi fiziksel durumda.
Kız kardeşim iyi bir piyanist oldu.
Tom iyi bir konuşma yaptı.
Tom çok iyi durumda.
Onlar iyi bir ortamda yaşıyorlar.
Fiziksel durumu iyidir.
Ben formda değilim.
O iyi bir fikir olmazdı.
Tom'un fikri benim için iyi görünüyor.
Tom'un fikri bana iyi görünüyordu.
Sen iyi fiziksel durumda olmalısın.
İyi bir anne olmak sana göre ne anlama geliyor?
Benim için bu iyi haber.
Hava iyi olduğu zaman yatak örtülerini havalandır.
Başka bir ifadeyle, iyi bir eş oldu.
Oğlum için iyi bir eş olacak.
İyi bir kız çocuğu, iyi bir eş yapacaktır.
Şu anda iyi bir hızda ilerliyoruz.
Annem iyi bir anne değildi.
O benim için iyi bir eş olur.
İyi olacağım.
Çok iyi bir yolda seyahat ettik.
Tom çok iyi durumda değil.
Sadece iyi bir anne olmaya çalışıyorum.
Yarın havanın iyi olacağını düşünüyor musun?
İyi bir ailede yetiştirilmiş gibi görünüyor.
Umarım iyi bir yolculuk geçirirsin.
Tom Mary'nin iyi bir bebek bakıcısı olacağını düşündü.
Yakın arkadaşımız Venüs sinekkapanına gideceğiz
Tom asla iyi bir işe sahip olmadı.
Hayata daima iyi tarafından bak.
Onun bir olasılık olabileceğini düşündüm.
O duvarı boyamak için güzel havanın avantajlarından yararlandı.
- Bazen iyi bir kitapla oturmaktan zevk alırım.
- Bazen oturup güzel bir kitap okumaktan keyif alırım.
Kitaplarımı iyi bir fiyata sattım.
Ailem için iyi bir hayat istiyorum.
Ben hala oldukça iyi durumdayım.
Hiç iyi bir işim olmamıştı.
Tom iyi durumda olduğunu söylüyor.
İyi bir hafızan yok.
- İyi yolculuklar.
- İyi yolculuklar!
Yarın hava güzel olursa, piknik yapacağız.
Yarın hava güzel olacak mı?
Umarım hava güzel olur.
Yorgun hissettiğinde bir banyodan daha iyi bir şey yoktur.
Tenis oynamak için iyi havadan yararlandık.
O zaman onun iyi bir fikir olduğunu düşündüm.
Köşedeki dükkan çok iyi bir fiyata meyve satar.
İyi bir savaş, ne de kötü bir barış hiçbir zaman olmadı.
Ben onun iyi bir kitap olduğunu düşünmüştüm fakat Jim başka türlü düşündü.
Tom yaşlı olabilir ama o iyi durumda.
Tom'un çok iyi durumda olduğunu biliyorum.
Babam operasyonundan beri iyi durumda.
Ben iyi bir anne değildim.
Tom'un, yaşına göre fiziği oldukça düzgün.
Hava iyiyse nehre yüzmeye gideceğim.
İyi haber bizim size yardımcı olabileceğimizdir.
Yalancılar iyi bir hafızaya sahip olmalıdırlar.
Hava bütün hafta boyunca güzeldi.
- İyi Kore yemekleri olan herhangi bir restoran biliyor musunuz?
- Güzel Kore yemekleri olan bir restoran önerebilir misin?
Tom'un neden onu yapmanın iyi bir fikir olduğunu düşündüğünü merak ediyorum.
Çamurda yuvarlanmak domuzlarda iyi bir yaşamın için önemli bir unsurudur.
Nasıl iyi bir anne ve eş olunur emin değilim.
Bunlar iyi izolasyon sağlamalı böylece zemin nedeniyle ısı kaybetmem.
Yemek iyi değildi ama en azından ucuzdu.
Tom her zaman John ve Mary'nin çok hoş bir çift olduklarını düşündü.
Tom patlamış mısırdan başka bir şey satmayan bir web sitesini başlatmanın iyi bir fikir olacağını düşündü.
Bunlar iyi izolasyon sağlamalı böylece zemin nedeniyle ısı kaybetmem.
Benim için her zaman iyi bir arkadaştın.
Bunlar hoş çerçeveli iki resimdir.
Gerçekten ne olduğunu Tom'a söylemek iyi bir fikir olmazdı.
İyi bir şarap listeleri yoksa, burada yemek yemek istemiyorum.
Tom herkese Mary'nin bir gün birisi için iyi bir eş olacağını düşündüğünü söyledi.
Yoga stresle mücadeleye ve formda ve sağlıklı kalmaya yardımcı olabilir.