Examples of using "Событие" in a sentence and their turkish translations:
yahu muazzam bir olay
önemli bir olaydır
işte bunun gibi bir olay
bu olaya
Olay çok daha fazlası
Bu önemli bir olay.
- Bence önemli bir olay.
- O bence önemli bir etkinlik.
Orta nokta hikâyenin anahtar olayıdır
Belkide bu olay
Zamanın ilerlemesiyle olay unutuldu.
kafamı düşünülemez haberler ile dolduruyorum,
İlk olay, Soğuk Savaş'ın sonuydu.
Bu Kuran'da anlatılan olay
çok güçlü bir olaydı
insanlık tarihini yeniden yazdıran olay
bu olaya ise levha tektoniği diyoruz
muazzam bir olay gerçekten
Bu harita başka bir olay.
Bir olay diğerini izledi.
Etkinlik 300'den fazla kişiyi çekti.
- Olay, hafızamızda hâlâ tazedir.
- Olay anımızda hâlâ taze.
Binlerce insan hayatını kaybetti,
Bu toplantının işten çıkarılma görüşmem olduğu ortaya çıktı.
ve dünya tarihini değiştiren bir olay
Yine İslamiyetle karıştırılan bir olaydır bu
insanlığın öğrenemediği olay
18.000 defa gerçekleşti bu olay
Olay onun geleceğini etkiledi.
O olay 15 yıl önce oldu.
Neden o olayın önemli olduğunu düşünüyorsun?
Olayın ne zaman gerçekleştiğini biliyor musunuz?
O korkunç, hayatı değiştiren ve hayatı yok eden olay gördü
bu günlerde ise böyle bir olaya pek rastlayamıyoruz
tabi bu olay manyetik alanların yer değiştirmesinden kaynaklı oluşuyor
Bir olayla ilgili beklentiye girer girmez,
aydaki git gel olayını hatırlayalım
Biz etkinliği erteledik.
başka bir olay daha anlatacağım çocukluğumuzla ilgili
Zaten bu olay çöküşün en net göstergesidir
Bu olayı ebediyen hatırlayacağım.
fakat en son 780.000 yıl önce oldu bu olay
O olay 15 yıl önce oldu.
Aynı benzer bir olay var aslında zaman yolculuğuyla