Examples of using "Первый" in a sentence and their turkish translations:
Bu ilk seçenek.
Bu ilk soru sizin için.
Bir: inme.
İlk olarak kim?
Tom birincidir.
Kanal 1'e geçin lütfen.
Birincilik ödülünü kazandım.
İlk adımı attım.
"Bu, Avustralya'ya ilk gelişin mi?" "Evet, bu buraya ilk gelişim.
Sen birincisin.
İlk sorunuz--
İlk ben gidiyorum.
- Sen başlattın!
- Başlatan sendin!
- İlk aşama tamamlandı.
- Birinci aşama tamamlandı.
- İlk ders kolay.
- İlk ders kolaydı.
İlk kişi burada.
İlk sınav yapıldı!
- Bu sizin ilk uçuşunuz mu?
- Bu senin ilk uçuşun mu?
Ocak takvimin ilk ayıdır.
Sen birinci değilsin.
İlk kocan nasıl öldü?
Siz önce gidin.
İlk öpücüğünü hatırlıyor musun?
Birinci dersin ne zaman?
İlk tren ne zaman ayrılacak?
Bu sizin ilk ziyaretiniz mi?
Birinci adım olarak
Birinci grafiğe bakın.
İlk ilkemiz sestir.
Bu ise tarihte bir ilk
Yılın ilk ayı ocaktır.
Ocak yılın birinci ayıdır.
Pazar haftanın ilk günüdür.
Pazar haftanın ilk günü mü?
O, birincilik ödülü kazanacak.
Bu sizin ilk ziyaretiniz mi?
Bu benim ilk seferim.
İlk adım en zor olanıdır.
İlk sefer bedava.
İlk adım çok zordur.
Ben ilk gidiyorum!
İşte ilk müşterin de geldi.
Tom ilk raundu kazandı.
İlk Tom bana vurdu.
Bu bizim ilk dersimiz.
Bugün ilkbaharın ilk günü.
İlkbaharın ilk günü ne zaman?
Bugün sonbaharın ilk günü.
İlk adımı attım.
İlk otomobili kim icat etti?
İlk kar bugün düştü.
Bugün okulda ilk günü.
Tom birincilik ödülü kazandı.
Birinci kat sular altında kaldı.
Ben birinciyim.
Bu onun ilk seferi.
Bu onun ilk seferi.
Ben birinci miyim?
İlk durum her zaman gerçekleşir
Bizim ilk dersimiz matematik.
Tom sırada birinci.
Gazetecilik, tarihin ilk kaba taslağıdır.
Tom birincilik ödülünü aldı.
Yılın ilk günü nedir?
Bunu öneren ilk sen değilsin.
O ilk hamleyi yapmaktan korkuyordu.
O ilk hamleyi yapmaktan korkuyordu.
İlk hamleyi yapmaktan korkuyordum.
Onunla ilk kez karşılaştım.
İlk treni yakalamalıyım.
Onun okuldaki ilk günüdür.
Yarın ilk iş günüm.
İlk kek parçasını kime vereceksin?
Ben onu ilk defa yaptım.
Adım 1: Bir kişi bulun.
İlki, basit bir UV ışığı kullanmak.
İlki, birey odaklı mükemmeliyetçilik,
İşte bu slayt, son 15 yıldaki,
Ancak ilk korku geçtiğinde,
ilk pramitimiz zosar pramit'i
Tom sınıfında birincidir.
İlk kez sigara içtim.
İlk kez bir koala gördüm.
İlk adım her zaman en zorudur.
Bu ilk kez değil.
Papa Fransis ilk Lâtin Amerikalı papadır.
İlk öpücüğümdü.
Tom birincilik ödülü kazanmayı umuyordu.
Dün sonbaharın ilk günüydü.
Tom ilk akşam yemeğini yaktı.
Listende birinci sırada kim var?
Takımımız ilk maçı kaybetti.