Examples of using "Несомненно" in a sentence and their turkish translations:
Şüphesiz
O kuşkusuz geç kalacak.
Görünüşe göre dürüst bir kadın.
Onun başaracağı kesin.
O, onu uydurmuş olmalı.
Bu kesinlikle denemeye değer.
Tom kesinlikle güzel konuşan bir konuşmacı.
Tom kesinlikle övgüyü hak ediyor.
Hiç şüphesiz o senin oğlun.
Fikriniz kesinlikle düşünmeye değer.
Şüphesiz haberi duydun.
Bir hata olmalı.
Hiç şüphesiz bu çok iyi bir haber.
Bugün epeyce çok çalıştın.
Şüphesiz aklın karışmış, Tom.
Tom yarın kesinlikle orada olacak.
- Tom'un açıkça potansiyeli var.
- Şüphesiz Tom'da potansiyel var.
- Tom'un onun hakkında yalan söylediğinde şüphe yok.
- Şüphe yok ki Tom onun hakkında yalan söylüyor.
Tom kesinlikle hoş bir adamdı.
O kesinlikle turnuvada şampiyonluk kazanacak.
Onun bu yaz İngiltere'yi ziyaret edeceğinden hiç şüphe yok.
Esperanto kesinlikle çok büyük bir zaman kaybı!
Tom kesinlikle yargıçları etkiledi.
Bütün bunlar “Ölüm geliyor, kesin.
Görünüşe göre Tom kayak yapmada çok iyi.
Tom kovulacağından emin.
Bu tartışmasız bir biçimde şimdiye kadar yediğim en kötü yemek.
Anne babanı mutlu etmelisin.
Aylardır çok çalıştın ve kesinlikle bir tatil kazandın.
Tartışmasız, o, iş için en iyi adam.
Öğrenirse kesin çok kızacak.
Mary'nin kasabayı niçin terk ettiğini Tom kesinlikle biliyor.
Tom kesinlikle dün burada ne olduğunun farkında.
Bu çalışmaların daha büyük çapta tekrarlamaya ihtiyacı var
en zeki adama açıklanamaz."
Elbette hepimizin içinde bir miktar bencillik ve açgözlülük var
Bu önerinin ne tür bir sorun başlatacağını tahmin etmek mümkün değil. Sonuç kesinlikle görecek bir şey olacak.
- Eğitimde yatırım bir ülkeyi yoksulluktan kurtarmanın tek etkili yoludur.
- Eğitime yatırım şüphesiz ki bir ülkeyi yoksulluktan kurtarmanın tek etkili yoludur.
İngiliz dili şüphesiz en kolay ve aynı zamanda uluslararası iletişimin en etkili aracıdır.
Tom kesinlikle takımındaki herhangi biri kadar çok çalışıyor.
Kuşkusuz bu dünyada her erkeğin ve kadının evlenmek için huyu huyuna, suyu suyuna tamamen denk birisi mutlaka vardır; fakat bir insanın sadece birkaç yüz kişiyle tanışma fırsatı bulduğu, bu birkaç yüz kişi içinden belki bir düzinesini yakından tanıdığı, bu bir düzinenin de ancak birkaçıyla dost olduğu göz önüne alınır ve de dünyada milyonlarca insanın yaşadığı hatırda tutulursa kolayca görülür ki dünya yaratıldığından beri doğru erkek doğru kadınla muhtemelen daha hiç karşılaşmamıştır.