Examples of using "Tony" in a sentence and their turkish translations:
Tony nerede?
Tony oynuyor.
Tony mutluydu.
Tony'yi buldum.
Tony Kobe'de yaşıyor.
Tony orada mı?
- Tony'yi sevdim.
- Ben Tony'yi sevdim.
O, Tony'ye söyledi.
Tony onu bozdu.
Ben Tony'ye yardımcı oldum.
Tony kaç yaşındadır?
Tony ne yapıyor?
Bu kitap Tony'nindir.
Bu masa Tony tarafından kırıldı.
O Tony'nin kitabı.
Tony hızlı koşabilir.
Tony kimi sever?
Tony İngilizceyi iyi konuşur.
Tony, kapıda durdu.
Tony'yi kim seviyor?
O, Tony'dir.
Bu masa Tony tarafından kırıldı.
Tony her gün koşar.
Tony Kobe'de yaşıyor.
Dün Tony'yi ziyaret ettim.
Dün Tony ile oynadım.
O Tony'nin kitabı.
Ben Tony'ye bir soru sordum.
Tony akşam yemeğinden sonra çalışır.
Tony yoksul hissetmedi.
Tony akşam yemeğinden sonra çalışır mı?
- Bu kitap Tony'ye ait.
- Bu kitap Tony'nindir.
Tony ile konuşmak istiyorum.
Dün Tony ile oynadım.
Ben Tony'yi görmek için Tokyo'ya gittim.
Tony o zaman nerede oynuyordu?
Tony nerede oynuyor?
Tony TV izliyor muydu?
Dün Tony'nin evine uğradım.
"Bu nedir?" diye sordu Tony.
Bu Tony'nin kitabı.
Tony pahalı bir araba aldı gibi görünüyor.
Kim daha hızlı koşar, Judy mi yoksa Tony mi?
Kim daha hızlı koşar, Ken mi Tony mi?
- "Bilmiyorum", dedi Tony.
- Tony, "bilmiyorum" dedi.
Tony Amerikalı olmasına rağmen, o İngilizce konuşamıyor.
Tony kirli eski ayakkabılarına baktı.
Dün Tony ile oynadım.
Tony bir bıçakla adını bir ağaca kazıdı.
Ben okuldan eve giderken Tony ile karşılaştım.
Bu sabah okula giderken Tony ile karşılaştım.
Onun adı Linda idi ve o, Tony'den bir yaş daha gençti.