Translation of "Proteína" in Turkish

Podem ser comidas e têm bastante proteína.

Yenebilirler, protein kaynağı olur.

O peixe tem muita proteína e energia.

Balık iyi proteinlerle, iyi enerjiyle doludur

Sabem mal, mas... Têm muita proteína e energia.

Tadı oldukça kötü ama... ...iyi protein, iyi enerji.

Os ovos são uma boa fonte de proteína?

Yumurtalar iyi bir protein kaynağı mıdır?

Frango, atum e soja são boas fontes de proteína.

Tavuk, ton balığı ve soya fasulyesi iyi protein kaynaklarıdır.

A proteína vegetal texturizada é um substituto comum para a carne.

Dokulu sebze proteini, ortak bir et yerine kullanılır.

O colágeno é uma proteína que ajuda a unir os tecidos.

Kollajen, dokuların birleştirilmesine yardımcı olan bir proteindir.

O Tom não queria comer os vermes mesmo que tivessem um alto teor de proteína.

Tom yüksek proteinli olmalarına rağmen solucanları yemek istemiyordu.