Examples of using "Energia" in a sentence and their turkish translations:
Güneş enerjisi temiz bir enerji kaynağıdır.
O, güneş enerjisi kullanır.
Güneş enerjisi yeni bir enerji kaynağıdır.
Ama biraz enerji.
Enerjisini muhafaza etmeli.
Elektriği tasarruf etmeliyiz.
Bugün enerjim yok.
Onun enerjisi tükendi.
Atom enerjisi çağındayız.
Biraz enerji verecektir.
yüzyıllar önce enerjisi tükenecek
ve enerjisi tükeninceye kadar
Geri verecek çok enerjim vardı.
Nükleer enerji güvenlidir.
Kahve sana enerji verir!
Enerji içeriden gelir.
- O kişi çok enerjik.
- O enerji doludur.
Enerjisini yitirdi.
Bu cihazlar çok enerji tüketiyor.
Tamam, bu biraz enerji verecektir.
Enerji devam edebilmemiz için gerekli,
Yiyecek anlamına geliyor. Bu da enerji demek.
bunun hakkında sürekli düşük enerjili diyor
Güneş enerjisinden bahsedelim.
Atom enerjisinden faydalanmalıyız.
Elektrik kesildi.
Onlar nükleer güce karşılar.
Çocuklar enerji dolu.
Elektrik olmadan çalışamayız.
Balık iyi proteinlerle, iyi enerjiyle doludur
Bilimci atom enerjisi üzerine çalışıyor.
Güneş enerjisi çevreyi tehdit etmez.
Atom enerjisi pahalı ve tehlikeli.
Yenilenebilir enerji kaynaklarımızı geliştirmeliyiz.
- Genç insanlar genelde enerji dolu.
- Gençler genelde enerji doludur.
Isı bir enerji şeklidir.
Hidroelektrik yenilenebilir bir kaynaktır.
- Elektrik kesintisine ne neden oldu?
- Elektrik kesintisine ne sebep oldu?
Enerji içeceklerini alkolle karıştırma.
Bunu yapmak için yeterince enerjim yoktu.
Tadı oldukça kötü ama... ...iyi protein, iyi enerji.
güzel enerji de artış var devam et demişti
Babam bir enerji şirketi için çalışmaktadır.
Onların alternatif enerji kaynakları yoktu.
Biz atom enerjisinin barışçıl kullanımı hakkında düşünmeliyiz.
Temiz, yenilenebilir enerjiye yatırım yapmalıyız.
- Ütü fazlaca elektrik kullanır.
- Ütü çok elektrik harcar.
Tom elektrik faturasını ödemeyi unuttu.
Bütün enerjimi İspanyolca eğitimine adadım.
çünkü keşif aracındaki enerji kaynakaları
Atom enerjisine ne kadar bağlı olduğumuzu düşünmekten vazgeçelim.
Gücünü koru. Daha sonra ona ihtiyacın olacak.
Bu teknoloji güneş enerjisinin maliyetini şiddetle düşürecektir.
Uranyum nükleer enerji üretiminde kullanılır.
Atom enerjisi barışçıl amaçlar için kullanılabilir.
- Elektrik kesintileri bilgisayara hasar verdi.
- Elektrik kesintileri bilgisayara zarar verdi.
Atom enerjisi barışçıl amaçlarla kullanılabilir.
Kesinlikle daha fazla enerjiye ihtiyacım olduğunu hissediyorum.
Bazısı kış uykusuna yatarak asgari enerji harcıyor.
o enerji bu sefer bizim olduğumuz tarafa doğru gelecek
düşük enerjili bir adamın asla Amerika'yı yönetemeyeceğini
Hücrelerin gıdayı enerjiye dönüştürme güçleri var.
İnsanlık nükleer enerjinin barışçıl kullanımında başarılı olacaktır.
Tom'un eskisi kadar çok enerjisi yok.
Güneş enerjisi her yıl daha ucuzluyor.
Çok enerji vermeyecektir ama elbet bir şey verecek.
Atmosfere çarptıklarında enerjileri ışığa dönüşür.
Enerjisini son damlasına kadar harcayarak tek gecede birkaç kilometre uçacak.
Birden tekrar fotoğraf ve film çekmek için enerjim olduğunu fark ettim.
Elektrik faturasını ödemeyi unutmadın, değil mi?
Almanya'nın elektriğinin yüzde 31'i yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanır.
Ama hayatta kalmak isteyen için yumurtalar harika enerji kaynağıdır.
Şöyle ki bunlardan çok enerji alabilmem için avuç avuç toplamam gerekiyor.
okyanus tabanında bir kırılma meydana geldiğinde ilk enerji açığa çıktı
bize yüksek enerji lazım diyerek insanlara sürekli aşağılayıcı laflarda bulunduğunu biliyoruz
Tüm enerjimi sorun üzerinde yoğunlaştırdım.
Elektrik faturasını ödedin mi?
Ama kayda değer bir enerji almak için bundan çok fazla miktarda yemem lazım.
Çarkı su gücü çeviriyor.
Sana para kazandırmayan projelere ne kadar zaman ve enerji harcarsın?
Çok enerji vermeyecektir ama elbet bir şey verecek. Bakın, ağacın kabuğundan bir parça alırsanız
Gün içerisinde, mercanların içinde yaşayan algler güneş enerjisini yiyeceğe dönüştürür.
Hidroelektrik yenilenebilir bir kaynaktır ama petrol, kömür ve doğal gaz değil.
İnsanlar köknar ağacının bir kısmının yenebildiğini bilmezler. Çok enerji vermeyecektir, ama elbet bir şey verecek.