Translation of "Park" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Park" in a sentence and their turkish translations:

- Você ainda mora na Park Street?
- Vocês ainda moram na Park Street?

- Hala Park Caddesinde mi yaşıyorsun?
- Hâlâ Park Caddesi'nde mi yaşıyorsun?

Tom mora na Park Street.

Tom Park Caddesinde yaşıyor.

Eu moro na Park Street.

Park Street'te yaşıyorum.

Tom trabalha na Park Street.

Tom Park Caddesi'nde çalışır.

Eu morava na Park Street.

Ben Park Caddesinde yaşardım.

- Estou tentando encontrar a Park Street.
- Eu estou tentando encontrar a Park Street.

Park caddesini bulmaya çalışıyorum.

- Ainda estamos morando na Park Street.
- Nós ainda estamos morando na Park Street.

Biz hâlâ Park Caddesi'nde yaşıyoruz.

Tom ainda mora na Park Street.

Tom hâlâ Park Caddesi yaşıyor.

Nosso escritório era na Park Street.

Ofisimiz Park Caddesindeydi.

- O escritório de Tom é na Park Street.
- O escritório do Tom fica na Park Street.

Tom'un ofisi park caddesindedir.

Eles compraram uma casa na Park Street.

Onlar park caddesinde bir ev satın aldı.

Tom comprou um casarão na Park Street.

Tom Park Street'te büyük bir ev aldı.

Tom alugou um apartamento em Park Street.

Tom Park Caddesinde bir daire kiraladı.

Encontramos um ótimo restaurante na Park Street.

Park Street'te harika bir restoran bulduk.

Tom possui um restaurante na Park Street.

Tom'un Park Street'te bir restoranı var.

Tom não mora mais na Park Street.

Tom artık Park Street'te yaşamıyor.

Tom possui uma casa na Park Street.

Tom park caddesinde bir ev sahibi.

O Tom ainda mora na Park Street?

Tom hâlâ Park Cadde'sinde yaşıyor mu?

Esse ônibus vai para o Park Ridge?

Park Ridge'ye giden otobüs bu mudur?

Vamos ao novo restaurante chinês na rua Park.

Park Caddesindeki Çin restoranına gidelim.

Eu conheço um restaurante ótimo na rua Park.

Park Caddesinde iyi bir Meksika restoranı biliyorum.

Tom trabalha em um restaurante na Park Street.

Tom Park caddesinde bir restoranda çalışıyor.

Tom comprou uma pequena casa na Park Street.

Tom Park Caddesinde küçük bir ev satın aldı.

Conheço um ótimo restaurante italiano na Park Street.

Park Street'te harika bir İtalyan restoranı biliyorum.

Tom morou na Park Street por muitos anos.

Tom uzun yıllar Park Caddesi'nde yaşıyordu.

O Tom ainda está morando na Park Street?

Tom hâlâ Park Caddesinde yaşıyor mu?

Quando eu era criança, adorava o filme "Jurassic Park".

Çocukken Jurassic Park filmini sevdim.

Você poderia me dizer como chegar à Park Street?

Park Street'e nasıl gidileceğini bana söyler misiniz?

Quando você chegar na Park Street, vire à direita.

Park Caddesine vardığında sağa dön.

Mary trabalha como garçonete em um restaurante na rua Park.

Mary Park Caddesindeki bir restoranda bir garson olarak çalışmaktadır.

O Tom desceu a Rua Park passando a casa da Mary.

Tom Mary'nin evini geçerek Park Caddesine doğru yürüdü.

Eu pensei que você queria comer naquele restaurante chinês em Park Street.

Park Caddesindeki o Çin restoranında yemek yemek istediğini düşünüyordum.