Examples of using "Pararam" in a sentence and their turkish translations:
Onlar durdu.
Koşmaktan vazgeçtiler.
Onlar asla durmadılar.
Onlar konuşmayı kestiler.
Ağlamayı kestiler.
Gülmeyi bıraktılar.
Onlar sigara içmeyi durdurdular.
Sen sigara kullanmayı bıraktın.
Her şey durdu.
- Öpüşmeyi kestiler.
- Öpüşmeyi bıraktılar.
Tom ve Mary öpüşmeye son verdiler.
Beni görünce ansızın konuşmayı kestiler.
Tom'un mektupları gelmiyor.
Tom hariç herkes yürümekten vazgeçti.
Tom ve Mary her ikisi de yemekten vazgeçti.
Onların niçin konuşmaktan vazgeçtiklerini biliyor musun?
Tom odaya girdiğinde herkes konuşmayı kesti.
Neredeyse tüm araç şirketleri üretim durdurdu, kepenk kapattı.
Kadınlar çalışmayı bıraktı.
Niçin durmadın?
Ve daha bir çok firma mağazalarını kapattı ve üretimlerini de durdurdu
Onlar votka içmeye başladı. Ve ne zaman durduklarından emin değilim.
Onlar kapı açmayı bırakmış biz avm yapmayı bırakamadık
Çocuklara sessiz olmalarını söyledim, fakat onlar gürültülü olmaya devam ettiler.