Examples of using "Físico" in a sentence and their turkish translations:
O bir fizikçi.
Tom bir fitness antrenörü.
Takma kafana fiziği, astrofiziği.
İsaac Newton bir ingiliz fizikçiydi.
Tom'un bakışlarını beğenmiyorum.
Annem egzersiz yapmaktan hoşlanmaz.
Bir çocukla fiziksel temas çok önemlidir.
Fiziksel açıdan zorlayıcı olacağı şimdiden belli.
Egzersiz eksikliğinden kas gücüm zayıfladı.
İki yıl önce, bu beyefendi bir fizikçi olarak çalıştı.
Onun hafıza kaybı fiziksel bir sorundan ziyade psikolojik bir sorun.