Translation of "Estrangeiros" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Estrangeiros" in a sentence and their turkish translations:

Tom odeia estrangeiros.

Tom yabancılardan nefret eder.

Fontes de estrangeiros ainda

hala daha yabancıların kaynakları

Não zombe de estrangeiros.

Yabancılarla alay etme.

Os estrangeiros são engraçados.

Yabancı insanlar eğlenceli.

Há muitos estrangeiros aqui?

Burada çok sayıda yabancı var mıdır?

As orações são para estrangeiros

Dualar diriler içindir

Não passo confiança a estrangeiros.

Yabancılara güvenmiyorum.

Eu fico intrigado com estrangeiros.

Yabancı insanlar benim ilgimi çekiyor.

Vamos fingir que somos estrangeiros.

Yabancıymışız gibi davranalım.

Os estrangeiros admiram o monte Fuji.

- Yabancılar Fuji' ye hayran olur.
- Dışardan gelenler Fuji' ye hayran olur.

Os estrangeiros são interessantes, não são?

Yabancılar ilginçtir, değil mi?

- Eles são estrangeiros.
- Elas são estrangeiras.

Onlar yabancı.

Eu acho idiomas estrangeiros muito interessantes.

Yabancı dilleri çok ilginç buluyorum.

O Tom tem dois amigos estrangeiros.

Tom'un iki yabancı arkadaşı var.

- Muitos estrangeiros vêm para o Japão para trabalhar.
- Diversos estrangeiros vêm ao Japão para trabalhar.

Birçok yabancı, çalışmak için Japonya'ya geliyor.

Tarifas injustas são impostas a produtos estrangeiros.

Yabancı ürünlere haksız tarifeler uygulanmaktadır.

O cachorro late a todos os estrangeiros.

Köpek tüm yabancılara havlar.

Por que você parou apenas os estrangeiros?

Neden sadece yabancıları durdurdun?

Ele tem dois amigos que são estrangeiros.

Yabancı olan iki arkadaşı var.

Tom está acostumado a conversar com estrangeiros.

Tom yabancılarla konuşmaya alışkındır.

Deixando-o sob a proteção dos estrangeiros que conquistastes.

onu fethettiğin yabancıların koruması altında bırakır.

É difícil para os estudantes estrangeiros falar bem o inglês.

Yabancı öğrencilerin İngilizceyi iyi konuşması zordur.

Eu gosto de ir ao cinema assistir a filmes estrangeiros.

Ben yabancı filmleri izlemek için sinemaya gitmek isterim.

- Ela fala duas línguas estrangeiras.
- Ela fala dois idiomas estrangeiros.

İki yabancı dil konuşur.

Os investidores estrangeiros se afastaram por causa da inquietação da política local.

Yabancı yatırımcılar bölgesel politik huzursuzluktan dolayı vazgeçti.

- Falar idiomas estrangeiros não é fácil.
- Falar línguas estrangeiras não é fácil.

Yabancı dilleri konuşmak kolay değildir.

Eu gostaria de viajar para países estrangeiros enquanto o iene estiver forte.

Yen yüksekken yabancı ülkelerde seyahat etmek istiyorum.

O estudo de idiomas estrangeiros ajuda-me a melhor usar minha própria língua.

Yabancı dillere çalışmak bana kendi ana dilimi daha iyi kullanmama yardımcı oluyor.