Translation of "Capitão" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Capitão" in a sentence and their turkish translations:

- Nomearam-no capitão.
- Ele foi nomeado capitão.

O kaptan yapıldı.

Escolheram Pierre como capitão.

Onlar Peter'i kaptan olarak seçtiler.

Este é o capitão.

Tom kaptan.

Tom merece ser capitão.

Tom kaptan olmayı hak ediyor.

Você é o capitão.

Sen kaptansın.

Tom é o capitão.

Tom kaptandır.

Me chamam de capitão.

Onlar bana kaptan diyorlar.

- Escolhemos o John para capitão.
- Nós escolhemos o John para capitão.

- John'u kaptan olarak seçtik.
- Biz kaptan olarak John'u seçtik.

Onde está o seu capitão?

Kaptanınız nerede?

Este navio precisa de capitão.

Bu geminin bir kaptana ihtiyacı var.

Quantos anos tem o capitão?

Kaptan kaç yaşında?

- Nós decidimos que John seja o capitão.
- Elegemos John para ser o capitão.

John'u kaptan olması için seçtik.

- Tom costumava ser um capitão de cargueiro.
- Tom era capitão de um cargueiro.

Tom bir kargo uçağı kaptanıydı.

- De repente, o capitão abandonou o navio.
- Do nada, o capitão abandonou o navio.

Aniden, kaptan gemiyi terk etti.

- Tom é o capitão do nosso time.
- Tom é o capitão da nossa equipe.

Tom bizim takımın kaptanıdır.

Ele foi eleito capitão do time.

O, takımın kaptanı seçildi.

Todo navio precisa de um capitão.

Her geminin bir kaptana ihtiyacı vardır.

Quem é o capitão deste navio?

Bu geminin kaptanı kim?

Onde está o capitão deste navio?

Bu geminin kaptanı nerede?

O capitão do navio está comendo.

Geminin kaptanı yiyor.

Eu sou o capitão deste navio.

- Bu geminin kaptanı benim.
- Ben bu geminin kaptanıyım.

Ele é o capitão da equipe.

O, takımın kaptanıdır.

O capitão decidiu enviar um explorador.

Kaptan bir keşif gemisi göndermeye karar verdi.

Recebemos as boas-vindas do Capitão.

Kaptan tarafından karşılandık.

Tom é o capitão da equipe.

Tom takımın kaptanıdır.

As ordens do capitão foram claras.

Kaptanın emirleri açıktı.

Tornaram John o capitão da equipe.

Onlar John'ı takımın kaptanı yaptılar.

O capitão nos deu as boas vindas.

Bizi kaptan karşıladı.

Ele é o capitão de um time.

O, takımın kaptanı.

Este navio precisa de um novo capitão.

- Bu geminin yeni bir kaptana ihtiyacı var.
- Bu gemiye yeni bir kaptan şart.
- Bu gemiye yeni bir kaptan lazım.

Tom ainda é o capitão do navio?

Geminizin kaptanı hala Tom mu?

Nós elegemos o Tom capitão do time.

Tom'u takımın kaptanı seçtik.

George é o capitão do nosso time.

George bizim takımın kaptanıdır.

Tom é o capitão deste time de beisebol.

Tom bu beyzbol takımının kaptanıdır.

A equipe compartilha a opinião de seu capitão.

Takım, kaptanlarının görüşünü paylaşıyor.

Cada equipe de futebol deve designar um capitão.

Her futbol takımı bir kaptan belirlemek zorundadır.

Tom é o capitão do time de futebol.

Tom futbol takımının kaptanıdır.

É assim que o Capitão América corre tão rápido ...

Bu, Captan America'nın böyle çok hızlı koşması...

O capitão os convidou para o café da manhã.

Kaptan onları kahvaltıya davet etti.

Ele é digno de ser o capitão do nosso time.

O, takımımızın kaptanı olmaya layıktır.

"Quem é o capitão?" "Tom." "Essa não! Estamos em apuros."

"Kim kaptan?" "Tom." "Oh hayır, başımız belada."

- Eu sou o capitão deste navio.
- Eu sou a capitã deste navio.

- Bu geminin kaptanı benim.
- Ben bu geminin kaptanıyım.

Eu não acho que Tom deveria ser o capitão do nosso time.

Tom'un bizim takımımızın kaptanı olması gerektiğini sanmıyorum.

O capitão irá a estação meteorológica para ter uma atualização sobre as condições do tempo.

Kaptan hava brifing almak için meteoroloji ofisine gidecek.

Tom é o capitão do time de futebol e também membro do time de beisebol.

Tom futbol takımının kaptanıdır ve beyzbol takımında da.

O Tom disse para a Mary que ele não era o capitão da equipe de luta.

Tom, Mary'ye kendisinin güreş takımının kaptanı olmadığını söyledi.

- Sim, chefe!
- Sim, meu comandante!
- Sim, meu general!
- Sim, meu capitão!
- Sim, meu sargento!
- Sim, meu coronel!
- Sim, meu major!
- Sim, meu almirante!
- Sim, meu alferes!
- Sim, meu tenente.
- Sim, meu furriel!

Emredersiniz komutanım!