Examples of using "Avise" in a sentence and their turkish translations:
O döndüğünde bana söyle.
Bitirdiğinde bana bildir.
Lütfen bize bildirin.
Gelip gelmediğini bize bildir.
Tom'a burada olduğumu söyle.
Ne zaman eve döneceğini bana bildir.
Bana şehre ne zaman ulaşacağımızı söyle.
Garip bir şey olursa bana haber ver.
O gelir gelmez bana bildirin.
İhtiyacın olan başka bir şey varsa, bana bildir.
Boston'a ne zaman geldiğini bana önceden bildir.
Kararlaştırılır kararlaştırılmaz haber edin lütfen.
Yapabileceğim bir şey olup olmadığını bana bildirin.
Lütfen akşam yemeği hazır olduğunda bana bildir.
Tokyo'ya ne zaman geldiğini önceden bilmeme izin ver.
Arkadaşlarınla iletişim kurar kurmaz onlara bir çığ geldiğini söyle.
Tom'u uyar.
Daha fazlasına ihtiyacın varsa bana bildir.
Senin için yapabileceğim bir şey olursa, lütfen bana bildir.
Lütfen sana başka hangi yollarla yardım edebileceğimizi söyle.
Havaalanına ne zaman varacağını bana bildir.