Examples of using "Przerażony" in a sentence and their turkish translations:
Ben dehşete kapılmıştım.
Korkuyor musun?
Tom korkmuştu.
Tom gerçekten korkmuş.
Zavallı tavşan, çok korkmuştu, sahibinin ellerinde inildedi.
Tom, kızının dilini deldirmiş olduğunu fark ettiğinde dehşete düştü.