Examples of using "Zauważył" in a sentence and their turkish translations:
Tom fark etti.
O benim orada olduğumu fark etti.
Tom bir model fark etti.
Tom bir şey fark etmedi.
Tom fark etmemişti bile.
Tom garip bir şey fark etti.
Tom, Mary'nin uykuda olduğunu fark etti.
Farkında mısın bilmiyorum ama meşgulüm.
Başka kimse bunu fark etti mi?
Tom uzakta bir şey fark etti.
Tom Mary'nin giysilerinin yıkanmadığını fark etti.
Tom muhtemelen Mary'nin orada olduğunu fark etmedi.
Tom, Mary'nin çok eğleniyormuş gibi gözükmediğini fark etti.
Toplantının sonuna kadar hiç kimse orada olmadığımı fark etmedi.
140 kiloluk bir ölüm makinesi. Beni fark etmedi.
Tom, kızının dilini deldirmiş olduğunu fark ettiğinde dehşete düştü.
Sanırım küçük sesleri fark ediyor, ışıkları görüyor, pencereden televizyona bakıyor, böyle şeylere dikkat ediyor.
Senin geçmiş deneyimini bilmeyen biri senin bir yerli konuşmacı gibi konuştuğunu söylerse, bu senin bir yerli konuşmacı olmadığını onlara fark ettiren konuşman hakkında muhtemelen bir şey fark ettiği anlamına gelir.Yani, senin gerçekten yerli konuşmacı gibi konuşmadığını.