Examples of using "Biurze" in a sentence and their turkish translations:
Ben ofiste olacağım.
O ofiste.
Yarın ofiste görüşürüz.
Büromda konuşalım.
Bir muhasebe bürosunda çalışıyorum.
Dorothy ofiste değildir.
O, ofisin dışında.
- Tom benim ofisimde.
- Tom benim büromdadır.
Sekreter olarak bir büroda çalışır.
Tom ofiste mi?
Tom'u ofisinde zaten denedim.
Seni ofisimde görüşeceğim.
Tom ve Mary ofiste bekliyor.
Büroda samimi bir atmosfer var.
Bay Jones ofiste mi?
Tom kazara kapıyı kilitleyip kendini dışarıda bıraktı.
O, benim bu ofiste çalışmama izin verdi.
Ofisimde sana bir şey göstermek istiyorum.
Tom, ofisinde bizi bekliyor.
Tom ofisinde telefonda.
sonra ofiste oturup bunları kendimize sesli okurken
Bir saat içinde büromda olmanı istiyorum.
Şu an, ofiste kimse yok.
Herhangi birinin bana ihtiyacı olursa burada ofisimde olacağım.
Dün ofisimde gördüğün adam Belçikalıdır.
Bayan Stevens, Bay Dell adlı biri ofisinizde sizi bekliyor.
Yarın sabah ofisinde seni görmeye gelebilir miyim?
Ofisteki herkes Tom'un sorunu ele alma şeklinden etkilendi.